14 ve 28 Mayıs seçimlerinin ardından ortaya çıkan tablo, özellikle Millet ittifakını oluşturan bileşenler açısından ciddi bir hayal kırıklığı yarattı. Seçimlerin öncesinde bir masa etrafında konsolide olan partilerin hedeflerini gerçekleş-tirememiş olması bir muhasebeyi de beraberinde getirdi. Özellikle ittifakın kurucu unsuru olan CHP’de bu muhasebe bir kurultay süreci ve sonrasında genel başkanlığın değişimi ile sonuçlandı. Söz konusu değişimin sadece aktörel düzeyde kaldığı ve CHP’nin siyaset yapma biçiminde ya da ideolojik kodlarında bir değişim olmadığı da sıklıkla vurgulandı.
Hiç kuşkusuz o dönemi hatırlayanlar, AK Parti ve seçmeninin sadece birkaç gazeteci eliyle değil ana akım medyanın kahir ekseriyetinde benzer bir ötekileştirilmeye ve tahkire maruz bırakıldıklarını bilmektedirler. Başörtüsü üzerinden yaşanan tartışmalar, parti kapatma süreci ve Cumhuriyet mitingleri ile oluşturulan........