
Bir dip dalga bizi hep Batı’ya mı sevk ediyor?
Seçim döneminde muhalefet cenahının yayımladığı “Ortak Politikalar Mutabakat Metni” birçok bakımdan önemliydi. Metni imzalayan partiler eski kategorilere göre sağ, sol ve dinî grupları temsil ettiği için ideolojik zıtlıkların bu ortaklığa müsaade etmemesi gerekirdi. Dolayısıyla bu partileri bir araya getiren ve aynı metne imza atmalarını sağlayan faktörleri belirlemek genel eğilimleri tespit etmemize de yarayabilirdi. Doğal olarak ben de metnin ruhunu belirlemeye çalıştım. Hatta mutabakat metninin Türkiye’yi fabrika ayarlarına döndürme gayretiyle kaleme alındığını ifade ettim. Mutabakat metnine imza atan muhalefet partileri Avrupamerkezci bir görüşten hareket ediyordu ve bu sebeple de Sayın Erdoğan’ın siyaset anlayışına karşıtlık oluşturuyorlardı. Onlara göre Türkiye, Batı merkezli dünya anlayışından uzaklaşmamalıydı. Bu görüşü açıkça dillendirmekteydiler. Seçim günü yaklaştıkça kazandıkları yönündeki inanç daha da kuvvetlendi. Bu inanç ile özellikle ekonomi ve dış politika sahasında Avrupamerkezci dünya görüşünün yansımaları açıkça görüldü.
Türkiye’de siyasî partilerin ve hatta ideolojik grupların belirli oranlarda Batı’ya yakın olduğu biliniyordu. Özellikle 12 Eylül 1980’den sonra ideolojik farklılıklar önemli ölçüde tahribata uğradığı için eski gruplar önemini yitirdi. Yeni dönemi temsil eden gruplar inanılmaz bir hızla yükselmeye başladı. Özellikle 1990’lar bu yeni grupların dönemiydi. Bugünkü siyasî partiler ve birtakım kurumlar şeklen eskinin devamıdır fakat şahıslar........
© Yeni Şafak


