Yola sıfır yapılan yeni blokların inşaatlarına bakıp ev fiyatlarından konuşurlarken, trafik az da olsa açıldı. Eve gitmeye çalışıyorlardı. Yeni açılan viyadükten, ana yolu tâlî yola, başka bir tâlî yolu, başka bir ana yola bağlayan tünelleri geçerek devam ettiler. Nihayet bir AVM’nin önünden geçerken kadın,
“Su kaldı mı?” diye sordu.
Adam yan cebe baktı, pet şişeyi eline alıp salladı,
“Bitmiş” dedi.
Adam, radyonun düğmelerine bastı. Canhıraş bir biçimde konuşan, şarkı çalan, reklâm veren, anons yapan radyolar arasından seçim yapmaya çalıştı; saatlerdir aynıydı, değişen bir şey yoktu, radyoyu bıkkınlıkla kapattı. Derin bir nefes aldı. Cep telefonuna baktı, gezindi dolandı, yeni bir haber orada da yoktu.
Üç saatten fazla olmuş, kontağı kapatmışlar arabanın içinde bekliyorlardı. Yol ilerlemiyordu. Bütün otoyol araç doluydu, herkes bekliyordu. Sessizdiler.
Herkes sessizdi.
Bağırıp çağıran, kavga geden yoktu. İnsanlar durmuş bekliyordu.
“Hiçbir anlamı yok” dedi adam “Böyle olmaz, bir şey yapmaları lazım. Otoyoldan çıkınca ara sokaklardan gitmeyi........