“Milletin iradesi” mi en üst iradedir yoksa “kurucu irade” mi?

Evvela belirtmek isterim ki “kurucu irade” uydurulmuş bir tanımdır.

İktidarı elinde tutanların kendi ideolojik iktidarlarına hukukî kılıf oluşturmak için uydurdukları bir irade türüdür.

Bir tür hâkimiyet tesisi ve dayatma aracıdır.

Cumhuriyete ve cumhuriyet üzerinden millete kendi ideolojilerini giydirmek isteyenlerin uydurdukları bir palavradır.

“Halk için halka rağmen!” zihniyetinin öteki adıdır.

Cumhuriyetin sahibi millettir.

En üst irade de milletin iradesidir.

Hakimiyet de bilâ kaydü şart, yani kayıtsız şartsız milletindir.

Milleti değil kendilerini cumhuriyetin sahibi olarak gören azınlıkçı bir iktidar elitinin söylediklerine veya yapıp ettiklerine “kurucu nesil” veya “kurucu irade” kavramsallaştırmaları üzerinden kutsiyet veya dokunulmazlık atfetmek ne cumhuriyetin ne de demokrasinin ruhuyla bağdaşır.

Milletin hâkimiyetini kayıtlara ve şartlara bağlamak isteyenlerin cumhuriyetçilik ve demokratlık iddiaları hükümsüzdür.

Kim ki teorik olarak milletin iradesini değil kurucu irade diye tanımladıkları şeyi en üst irade olarak kabul ediyorsa bilesiniz ki onların kafasındaki cumhuriyet ideolojik ve baskıcı bir cumhuriyettir. Başka bir deyişle millete rağmen bir cumhuriyetçiliktir.

Cumhuriyet demek, cumhurun, yani milletin yönetimi demektir.

Millet kendisi için neyin gerekli olup olmadığını bilir.

Kendini kiminle hangi anlayış temelinde yönetmesi gerektiğini de bilir.

Milleti bu anlamda reşit olarak görmeyen siyasal elitistler milleti millete rağmen yönetmeyi hatta milleti kendi ideolojileri doğrultusunda değiştirip dönüştürmeyi vazife olarak görürler.

İktidar gücüyle gerekirse yeni bir millet oluşturma yoluna giderler.

Mevcut milleti beğenmiyorlarsa kendi beğenilerine uygun yeni bir millet inşa etmeye kalkışırlar.

“Kurucu nesil” veya “kurucu irade” işte bu noktada gereksinim duyulan bir meşrulaştırma aracıdır.

Bunun böyle olması gerektiğine CHP’nin inanmasına bir diyeceğimiz yok. Ama bu anlayışın “Milletin iradesi üstünde başka bir irade tanımıyorum. Söz de karar da milletindir. Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir. Millete dayatılan ideolojik ve kurumsal vesayete izin vermeyeceğiz!” diyenlere bugün “kurucu nesil” veya “kurucu irade” gibi kavramlar üzerinden giydirilmek istenmesi elbette manidardır. Asıl üzücü olan ise ömrünü “millet iradesinin hakimiyeti” için mücadele etmiş olanların bizi biz olmaktan çıkartacak bu ideolojik operasyon karşısında suskun kalmayı tercih etmeleridir.

Bilesiniz ki........

© Yeni Şafak