Çokça sorulan, olumlu da konuşulsa olumsuz da konuşulsa muhatap olunduğunda hevesle cevaplanan bir soru bu.
Bu soru, yıllar içerisinde çeşitli kereler bana da yöneltildi. Bir çeşit “uzman görüşü” istendi benden. Oysa ben, AK Parti’yi “uzmanlık” düzeyinde tanıyan biri değilim. Ancak içinde yaşadığım toplumun toplamını anlama meselesine kafayı fena halde takmış olduğumdan AK Parti’yi de bu toplamın içinden değerlendirmeye çabalıyorum.
Bu soruya yıllar içerisinde muhatap ola ola cevabım iyice olgunlaştı: “Erişebileceği insan kaynağı bakımından AK Parti’nin en küçük bir sorunu olmadığı gibi, ihtiyaç duyduğu insan kaynağını dilediği gibi yetiştirebilme bakımından da hiçbir sıkıntısı yok. Bunu isteyip istemediği, yani insan kaynağı yetiştirmek ya da mevcut insan kaynağını yenilemek isteyip istemediği ise bir başka sorunun cevabı.”
Evet, böyle düşünüyorum.
AK Parti’nin “insan kaynağımız yok” sızlanmasına hakkı olmadığına canı gönülden inanıyorum. Çünkü AK Parti’nin çevresinde ve çeperinde neredeyse Türkiye’nin en birikimli insan kaynağının olduğunu görüyorum. “Bu insan kaynağına sıra geliyor mu?” sorusunun cevabı ise başka mesele.
“Mesela”mı AK Partili Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir üzerinden vermek istiyorum. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel yahut Emre Cemil Ayvalı gibi isimler üzerinden de örnek verebilir, derdimi anlatabilirdim ancak Abdullah Özdemir ile “bir kez tanışmak” dışında herhangi bir iletişimim........