YPG için süre bitince DAEŞ sahaya sürüldü. Yalova’da üç şehit. Akdeniz ve Ege’de bir şey yapacaklar. Atina’yı da sorumlu tutacağız. Türkiye içinde İsrail için, YPG için çalışanlar kim? Türkiye, Suudi Arabistan, Mısır harekete geçmeli: Okyanus kapısını tutun! |
YPG’ye (SDG) verilen süre yarın doluyor. 1 Ocak itibarıyla Suriye PKK’sına askeri müdahale kaçınılmaz hale gelecek. Çünkü YPG, yapılan anlaşma maddelerinden hiçbirini uygulamadı. Bir yıla yakın Suriye’yi ve Türkiye’yi oyaladı. Zamana oynadı ve bu başarılı oldu. İsrail “yapma” dedi o da yapmadı.
1 Ocak öncesi, beklendiği gibi, Suriye’yi karıştırdılar. DAEŞ (IŞİD) saldırıları bir anda artırıldı. Örgüt yeniden sahaya sürüldü. Önce ABD askerlerine saldırı oldu, sonra Suriye genelinde büyük bir DAEŞ hareketliliği başladı.
Bununla da kalmadı; önceki gün “Alevi” kimliği ile eski Esadçıları içeren Baas kadroları harekete geçirildi. Lazkiye ve çevresinde çatışmalar yaşandı, isyan denemeleri yapıldı.
DAEŞ’İ TÜRKİYE İÇİNDE HAREKETE GEÇİREN KİM? BUNUN YPG’YE OPERASYONLA NE ALAKASI VAR?
Bununla da kalmadı; DAEŞ Türkiye içinde de harekete geçirildi. Dün, sabaha karşı Yalova’daki DAEŞ operasyonu çatışmaya dönüştü. Türkiye içinde operasyonlar zaten yapılıyordu ama Suriye’de YPG’ye verilen sürenin dolması ile Türkiye içindeki yapılar harekete geçirildi.
Bu şudur: Suriye ve Türkiye, YPG’ye operasyon başlattığı anda bütün bölgede terör fırtınaları başlatılacaktı. Türkiye içinde büyük terör saldırıları yaptırılacaktı. Silah yüklü kamyonların bile yakalandığı zincirleme terör saldırıları olacaktı. Türkiye, Suriye’de operasyonlar yaparken içeriden vurulacaktı.
DAEŞ VE YPG: PATRON AYNI, AMAÇ AYNI.
İKİSİ DE İSRAİL’E ÇALIŞIR. DAEŞ YPG’DİR!
YPG-DAEŞ denklemi Türkiye’ye karşı kurulan bir oyundu ve uzun süredir bu taktik kullanılıyordu. Görünüşte YPG, DAEŞ’e karşı ama nedense DAEŞ’in bütün saldırıları YPG’nin elini güçlendiriyor.
“Ama biz DAEŞ’le savaşıyoruz” söylemi, ABD’nin Ortadoğu’daki askeri birimleri tarafından bir şantaj olarak, bir zihinsel operasyon olarak hep kullanılıyordu ve şu an bir kez daha servis ediliyor.
DAEŞ YPG’dir, ABD ve İsrail istihbaratının Türkiye ve Suriye’ye kurduğu tuzaktır. YPG ne zaman sıkışsa, DAEŞ elini rahatlatır.
İsrail ne zaman sıkışsa, DAEŞ elini rahatlatır, YPG harekete geçip İsrail’in elini rahatlatır. İsimler farklı ama terör tek bir kaynaktır. Patron aynıdır, hedef aynıdır.
BUNLAR TERÖR DEĞİL, SAVAŞTIR.
İSRAİL’İN “KİRLİ İŞLERİ” YAPILIYOR.
Türkiye ve coğrafyamızdaki terör örgütlerinin yapısı, hareketleri ve genel terör dizaynı, tamamen İsrail’in önceliklerine göre formatlanmıştır. YPG de İsrail’e çalışır DAEŞ de. Şu an Suriye’de bu iki örgüt dışındaki yapılar da bulundukları pozisyon itibarıyla İsrail çıkarlarına göre hareket ediyor.
Artık “terörle mücadele” diye bir kavram yoktur. Bu terminolojinin acilen terkedilmesi, mücadelenin bir “savaş” kategorisine alınması ve buna göre hareket edilmesi şarttır. Çünkü karşımızda klasik anlamda terör örgütleri yoktur, İsrail ve bölgesel ortaklarının kirli işlerini yapan paralı güçleri, tetikçileri, dolaylı savaş araçları vardır.
SAVAŞ ÇOK GENİŞ BİR COĞRAFYAYA YAYILDI.
DAEŞ VE YPG TERÖRÜNDEN RUMLAR’I VE ATİNA’YI DA SORUMLU TUTACAĞIZ.
Çatışma alanı o kadar genişledi ki, Suriye’den Irak’a, Somali’den Kıbrıs Rum Kesimi’ne, Sudan’dan Yemen’e kadar, İsrail ve terör ortakları Türkiye ve bölgenin büyük devletlerine karşı amansız bir savaş başlattı.
Kızıldeniz’den Akdeniz ve Basra Körfezi’ne uzanan büyük coğrafyada, her terör hareketliliği bu savaşın bir cephesidir. Her saldırının kaynağı aynı yerdir.
Türkiye’nin Akdeniz’deki varlığına, Ege’deki varlığına karşı İsrail, Rum Kesimi, Yunanistan cephesi kurulurken, bu cephe terör örgütlerini de kendi şemsiyesi altında topluyor.
Bu haliyle, bundan sonra YPG ve DAEŞ saldırılarından İsrail kadar Yunanistan ve Rum Kesimi’ni de sorumlu tutacağız. Akdeniz, Ege,........