Sen git!

“Suriyeliler gitsin” diyorsun öyle mi? Hayırdır? Neden rahatsız oldun? Derdin ne?

“Ekonomik olarak yük, işimizi elimizden alıyorlar” mı diyorsun? Emin misin? Suriyelileri günlük üç otuz paraya öldüresiye çalıştıran sen değil misin? Suriyeli çocukları çalıştırıp iliğine kemiğine kadar sömüren sen değil misin? Sigortasız, vergisiz, güvencesiz çalıştırıp keyfîce sokağa atan, bir iş kazasında öldüğünde sessizce götürüp gömen, kolu bacağı koptuğunda üç kuruş verip evine gönderen sen değil misin? Sanayide, tarımda, hayvancılıkta, inşaatta, madende, tenezzül etmediğin işlerde Suriyelileri çalıştıran sen değil misin? Sen masa başı iş ararken, tozun, çamurun içinde, sıcağın altında, yarını olmadan, o akşam eve ekmek götürebilme derdindeki Suriyelinin sırtından geçinen sen değil misin? Fındığı kim topluyor sanıyorsun? Meyveyi sebzeyi kim sofrana getiriyor? Sen klavyenin başında kahramanlık pozları verirken ülkenin ekonomisinde Suriyelinin teri var, emeği var hatta kanı var. Sen bu ülke için ne kadar ter döktün? Ne kadar vergi verdin? Sen devletin parasıyla en iyi şartlarda okuyup mezun olunca kapağı Avrupa’ya, Amerika’ya atmaya çalışırken, fırsatını bulunca kaçıp gidip devletin sana yaptığı yatırımı Batı’ya köle misali pazarlarken ekonomiye Suriyeliden daha mı fazla katkı sağlamış oluyorsun? Avrupa Birliği milyarlarca Euro verdi sığınmacılar için; hepsi de Türkiye içinde harcandı. Bu kadar bile faydan olmuş mudur ülkene?

“Suriyeliler gitsin ülkeleri için savaşsın” diyorsun. Savaşla ilgili en küçük bir fikrin var mı? Suriyelilere kibirle akıl veriyorsun da, sanki bu aklı terörle mücadele eden Mehmetçiğin yanı........

© Yeni Şafak