Zihin ve uyku savaşı: Psikolojinin geceye tesiri
Küresel ve yerel çalışmaların aynı sonucu gösterdiği üzere, uyku kaygısı; ekranlara çok bakmaktan kaynaklanan zihinsel yorgunluk, finansal zorluklar, stres ve pandemi sonrasında değişen yaşam biçiminin getirdiği düzensizlikler gibi nedenlerle beslenmektedir. Uykusuzluğun birbirini takip eden reaksiyonu ise ağır: Bağışıklık sisteminden yeme düzenine, dikkat eksikliğinden depresyon ve anksiyete artışına kadar pek çok bedensel ve psikolojik işlev sekteye uğruyor.
İnsanların en temel ihtiyacı, bir başarı ölçütüne dönüştü. Sosyal medyadan sağlık kurumlarına kadar her yerden yükselen o baskıcı ses: "7-8 saat derin uyku almalısın!". Artık uyku, doğal bir dinlenme eylemi olmaktan çıkıp, optimize edilmesi gereken bir performans haline geldi. İşte bu yüzden, Türkiye'de her üç kişiden birinin uykuyla imtihanı var. Bu yaygın kriz artık ne ekonomik sıkıntılar ne de pandeminin travması… Asıl sorun, uyumaya çalışma çabasının yarattığı kaygı.
Uyku tuzağı: Teknoloji ve kaygının geceyi ele geçirmesi
Bu kaygının en büyük besleyicisi ise teknolojidir. Akıllı saatler ve uygulamalarla yatak odalarımıza giren mükemmel uyku takıntısı, gece boyu bizi kontrol eder. Gençler arasında bu durum gittikçe büyüyor: Genç yetişkinlerin @'ı haftada üç kez "yeterince iyi uyuyamadım" endişesi içinde oluyor. Gece boyu saate bakıp "şu an sadece 4. saatim" diye........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein