Sosyal medyanın görünmez psikolojik etkisi

Gün içinde fark etmeden parmağımızı ekranda kaydırırken aslında ruh halimizi de fark etmeden olumsuz etkiliyor. Son yıllarda yapılan araştırmalar, sosyal medyanın psikolojimize etkisinin artık bir kavrama değil, ölçülmüş bir gerçek olduğunu gösteriyor. Türkiye'de, gençlerden çalışan yetişkinlere kadar geniş bir grubun sosyal medya kullanımındaki artışla birlikte daha fazla kaygı ve depresyon belirtisi yaşandığı ortaya çıktı.

Üstelik mesele yalnızca uzun süre ekran başında kalmak değil; bu sürenin gün geçtikçe her zamankinden daha fazla olmasıyla zihinsel yükümüz biraz daha artırıyor. Yani "çok abartıyorum galiba" diyerek küçümsediğimiz davranış, aslında artarak büyüyen bir ruh sağlığı riski.

Sorunun kaynağı ne?

Sosyal medya platformlarının özellikle de Instagram'ın "beğeni" düzeni, gençlerin benlik algısını şekillendiriyor. Bir fotoğrafın altındaki sayı, zamanla bir tür kişisel değer ölçerine dönüşüyor. Barry ve arkadaşları tarafından yapılan bir incelemede ebeveynlerden alınan bilgilere göre ergenlerin sosyal medya faaliyetleri (sosyal hesap sayısı, mesajları kontrol etme sıklığı) ile anksiyete ve depresyon düzeyleri artırdığı yönünde sonuçlar ortaya çıkmıştır. Ekrana ne kadar uzun süre bağlı kalınırsa, ruhsal olarak o kadar savunmasız hale geliyoruz.

Benzer bir tablo, Facebook uygulaması için yapılan bir araştırmada da görülüyor. Birçok genç Instagram'da gördükleri yüzünden kendine zarar verme düşüncesine kapıldığını bildirirken, ABD'de önemli bir kısmı kaygı ve depresyonun bu........

© Yeni Mesaj