Etrafımız ateş çemberi |
Hükümet, terörsüz Türkiye denilen İmralı açılımına devam ederken, etrafımızda ülkemizi tehdit eden çok ciddi gelişmeler yaşanıyor.
Yunanistan Ege Denizi'ndeki gücünü artırıtır, buradaki adaları da tam bir silah deposu haline getiriyor. ABD, İsrail ve Fransa ile yapılan savunma anlaşmaları, alınan savaş uçakları, savaş gemileri, füze sistemleri, dronlar, uluslararası anlaşmalara göre silahsız olması gereken yerlere yapılan askeri yığınaklar ve ülkemize yönelik açıktan tehditkâr açıklamalar batımızda yaklaşan tehlikeyi gösteriyor.
Malum, geçtiğimiz günlerde Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, Türkiye'nin Yunanistan açısından bir tehdit oluşturduğunu öne sürerek, Ege Denizi'ndeki yüzlerce adaya füze konuşlandırmayı planladıklarını ifade etti.
Milli Savunma Bakanlığımızın bu tehdit karşısındaki tepkisi, "Komşumuz Yunanistan'ın askeri faaliyetleri dahil olmak üzere bölgemizdeki tüm gelişmeler tarafımızdan dikkatle ve yakından takip edilmektedir. Her zaman vurguladığımız gibi Ege Denizi dahil olmak üzere bölgemizin barış ve istikrar bölgesi olması ülkemizin temel önceliğidir. Bu doğrultuda üzerimize düşen sorumlulukları yerine getiriyoruz. Beklentimiz, Yunanistan'ın da aynı yapıcı tutumu sergilemesidir" şeklinde oldu.
Adamlar ülkemizi tehdit eden fiili adımlar atıyor, bizler temennilerde bulunuyoruz.
Karadeniz'de yaşanan sıcak gelişmeler de dikkat çekiyor. Rusya-Ukrayna savaşı Sinop'un 80 mil açığına kadar yanaştı. Rusya'dan Gürcistan'a giden ayçiçek yağı yüklü "MIDVOLGA-2" tankerine, Ukrayna tarafından kamikaze dronla saldırı gerçekleşti. Hasar alan gemi Sinop'a doğru yol aldı. Bu arada, Rusya'dan Gürcistan'a giden geminin Sinop açıklarında ne işi vardı, bu da merak konusu…
Bildiğiniz gibi daha önce de, Rusya'ya doğru giden VIRAT ve KAIROS tankerleri de Ukrayna dronlarının hedefi olmuştu.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, konuyla ilgili, "Türk karasularında ticari gemilere, tankerlere yönelik saldırı vahim bir olay. Bu, özellikle Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenliğine, gemi........