Pazar günü Ankara Keçiören'deki Taha Akgül Spor Salonu'nda yapılan Bağımsız Türkiye Partisi 9. Olağan Büyük Kongresi, yalnızca bir parti toplantısı değil; siyaset sosyolojisi açısından okunması gereken güçlü bir toplumsal mesaj niteliği taşıyor.
Kongrenin ana sloganı "İstikbal Biziz, Biz Geleceğiz" olarak belirlenmiş durumda. 1340 delegenin oy kullanacağı kongrede Genel Başkan Hüseyin Baş tek aday olarak sahneye çıkacak. Ancak bu bilgi, kongrenin belki de en küçük kısmı. Asıl dikkat çekici olan, kongreye yönelik olağanüstü yüksek katılım beklentisi ve sahada görülen heyecan.
BTP teşkilatlarında kullanılan bir cümle var: "Düğünümüz var."
Bu ifade, kongrenin sadece bir siyasi toplantı değil; bir buluşma, bir yeniden doğuş ve bir güç gösterisi olarak algılandığını gösteriyor.
1. NEDEN BU KADAR YOĞUN KATILIM?
Türkiye'de siyaset uzun süredir aynı kutuplar üzerinden dönüyor. Halkın geniş kesimleri, iki büyük ittifakın söylemlerinden yorulmuş durumda. Ekonomik sıkıntılar, strateji arayışları, hızla değişen uluslararası konjonktür ve devlet aklının zayıflayan omurgası; seçmende "yeni bir akıl, yeni bir dil, yeni bir yüz" arayışını güçlendirdi.
Tam bu noktada BTP'nin kongresi öne çıkıyor. Çünkü:
• Prof. Dr. Haydar Baş'ın ön görüleri ve görüşleri dikkat çekiyor.
Partinin kurucu lideri Prof. Dr. Haydar Baş'ın tüm ön görüleri bir bir gerçekleşmeye başladı.
• Parti genç bir genel başkana sahip.
Türkiye'de siyaset yaşlanırken, gençleşmeyi başaran çok az parti........