Yazıyoooorrr! 'Müvezzi'
Şehrin sabahı daha nefes almadan, karanlıkla aydınlığın birbirinin omzuna yaslandığı o gri eşikte yükselirdi o ses, "Yazıyoooorrr! Yazıyooooorrr!"
Bu, bir çocuğun bağırışı değildi.
Bu, ülkenin sabaha açılan ilk kapısıydı.
Bir milletin uyandırma servisiydi.
Mahallenin kalbi, sokağın dili, kentin nabzıydı.
Ve her sabah, o sesle başlardı gün.
Müvezzi... Semtin gözü açık, çalışkan, bitirim çocuğu.
Arapça kökenli müvezzi kelimesi "dağıtıcı" demektir.
Ama o çocuklar sadece gazete dağıtmazdı. Şehrin vicdanını, kültürünü, sanatını, hikâyesini taşırdı.
Her semtin müvezzi çocuğu olurdu.
Çalışkan…
Uykuyu bilmeyen…
Sabahın ayazıyla büyüyen…
Sokakla akraba, mahalleyle dost…
Biraz bitirim, biraz haylaz, çokça akıllı…
Ayakkabısının tabanı incelirdi ama gururu kalın dururdu.
Eli gazete tomarına sıkı sıkı sarılır, adımları karanlığın içinde bir nabız gibi hızla çarpar, sonra tam köşeyi dönerken, "Gazeeteeee yazıyoooorrr! Memleketten haberleeer!" diye bir çığlık kopardı.
O ses, ekmek kuyruğuna giren işçiye umut, fırın açan ustaya bereket, camdan sarkan teyzelere günün ilk........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Daniel Orenstein