Normal olmayanların normalleştiği bir eğitime hazır mısınız?

Uygulanamayacağı daha en başından belli olan bir anlayışla sürdürülen tam gün eğitim ısrarı geçtiğimiz öğretim yılını kaosa çevirmişti.

Yeni eğitim yılına sayılı günler var. Öyle görülüyor aynı anlayış bu öğretim yılında da nur topu gibi birçok sorunu öğrencinin, öğretmenin, okul yöneticisinin, anne-babanın kucağına bırakmaya hazırlanıyor.

Yeni sorunlarla cebelleşen yeni bir eğitim yılına hazır mısınız? Daha anlaşılır bir biçimde yazalım: Normal olmayan her şeyin normalleştiği bir eğitim yılına hazır mısınız?

İşte “normalleşen” ama eğitim bilimi ilkelerine göre hiç de normal olmayanlar:

İnşat Alanında Eğitim: Neredeyse her okulda deprem fizibilite raporları doğrultusunda güçlendirme ya da yıkımlar nedeniyle inşaat çalışmaları hâlâ devam ediyor. Ve bu çalışmaların okulların açılma tarihine tamamlanması pek mümkün görünmüyor. Ne var ki çocukların, bir tür şantiyeye dönen okullarda eğitim alması normalmiş gibi davranıyoruz.

Konteyner Sınıflar: 6 Şubat depreminden sonra ortaya çıkan çürük okul binalarına alternatif olarak önce çadır sınırlar, ardından da konteyner sınıflar çare olarak düşünülmüştü. Acil durumlar için çare olarak düşünülen konteyner sınıflar artık normal sınıfların yerini aldı. Konteyner sınıf, hatta sırf konteyner yapılardan oluşan okulların varlığı normalmiş gibi davranıyoruz.

Öğretmenin Hizmet İçi Eğitimi: Yeni bir eğitim yılına başlarken öğretmenlerin hatta okul yöneticilerinin yeni bilgi........

© Yeni Düzen