Suikasttan sadece iki gün sonra, Biden Covid’e yakalanmış hasta yatağında yatarken ve Demokrat Parti başkan ile devam edelim mi, etmeyelim mi, etmeyeceksek kimle edelim filan diye birbirini yerken Trump, kurşun sıyıran kulağı bandajlı Cumhuriyetçi Parti Kongresinde Partinin başkan adayı olmayı kutluyordu. 1.5 saatlik teşekkür konuşması Trumpizm ve Trumpmania sözcükleriyle bölünüyordu. Partililer ABD diye de bağırıyorlardı, MAGA ibaresi her yerdeydi. Gözlemciler, bu coşku anlarını bir ideolojinin (eleştirenler için Amerikan Faşizminin) doğuş anı olarak yorumladılar. Amerikan Faşizminin doğuşunu Trump ile ilişkilendirmek -Trump’dan çok önce var olan bir olgu olduğu için de- aşırı bir yorum, ama kabul etmek zorundayız Trump Cumhuriyetçi Parti’den üst üste üç defa aday olmayı başarırken, Partiden daha büyük bir hale geldi ve Trumpizm partinin temel ideolojik yönelimi oldu.
Trump, Trumpizmi kontrolde tutmaya çalışıyor
Trump’a yapılan suikast, nasıl bir siyasi şiddet vakasıydı, bir iç terörizm hamlesi miydi yoksa Trumpizmin yaratıcısının sonunu herkese göstermek isteyen cezalandırıcı stratejik düzeyde planlı bir eylem miydi, yıllarca bu sorunun cevabını tartışacağız. Sonuçta Trump’ın ve tabi Trumpizmin bir siyasi varoluş savaşı verdiği bir anda gerçekleşti, ABD kamuoyu ve (kabul etmek istemeseler de) elitleri ve belki müesses nizamı bölünmüşken gerçekleşti. Bu yüzden eylemin kendisi ve sonucu büyük bir siyasi anlam taşıyor. Üstelik sonucu, biraz da kaderle ilgili. Trump mucizevi olarak suikast girişiminden kurtuldu. Sonuçta uzun bir süredir siyasi olarak bir anlamı olan ve olmayan suçlamalarla yargılanan ve hüküm alan bir eski başkandan bahsediyoruz yani Trump’ın ifade ettiği ve karşıtlarının da kabul ettiği üzere Trump’ın siyasi hayatının sona ermesi ile ilgili bir çaba var. Bu çaba içerisinde Trump tarzı popülizm nasyonal sosyalist hareketlerin halkçılık damarına, Trump da Amerikan Hitler’ine benzetiliyor ve topluma şöyle deniyor: Hitler’i durdurma şansınız olsaydı durdurmaz mıydınız? Bu kapışma içerisinde olayların kontrolün ötesinde sertleşmesi kimseyi şaşırttı mı gerçekten bilmiyorum. Trump ile beraber siyasetin “kontrolün” ötesine, olağanüstü hallere evrilmesi yeni değil. Kongre baskını bu tür bir kontrolden çıkma anıydı. Ama bu kontrolden çıkma anlarının siyasi bir güç gösterisine evrilmesi de çok kolay. Cumhuriyetçi Parti Kongresinde Trump’ın yaptığı konuşma aslında eski başkanın durumu farkında olduğunu ve kontrolü elinde tutmaya (yeterince kutuplaşma, daha fazla değil) özen gösterdiğini bize kanıtlıyor. Trump konuşmasında “sadece yarısının değil tüm ABD’nin başkanı olmak için yarıştığını” söylerken, ABD kamuoyunu toplumsal zeminde bölen bazı konulara, örneğin kürtaj meselesine açık açık girmemeyi tercih etti.
MAGA ve Vance
Trump’ın başkan yardımcısı olarak Vance’i seçişi de bu tür bir kontrol çabası olarak görülebilir. Genç bir siyasetçi Vance ve Trumpizmi eylemden söyleme benimsemiş görünen biri. İlginçtir, kariyerinin başında Trump’a yönelik çokça eleştiri yapmış ama MAGA’nın (Make America Great Again /Amerika’yı yeniden yüceltelim) ve America First (önce Amerika) anlayışının partide yeni- muhafazakarlık (Neo-Conservatism) karşısında güçlenmesi için çabalayan birisi. Dolayısıyla, Trump’ın dikkatini çekmiş, senatörlük yarışında desteğini almış ve eski başkanın sadakat testlerinden geçmiş. Bu seçim, bir anlamda Donald........