EĞİTİM İHRACATI MI? TURİST ÖĞRENCİ TRANSFERİ Mİ?

Türkiye son yıllarda eğitim ihracatı konusunda da iddialı bir duruma geldi. Özellikle doğu ülkelerden çok sayıda öğrenci Türkiye’de üniversite eğitimi almak için ülkemize geliyor. Batıdan gelen ise çok az, batıdaki öğrencilerin üniversite tercihi yine batı. Sadece bu açıdan bakınca bile üniversite eğitiminin dünya ortalamasının altında olduğunu söylemek mümkün.
Eğitim ihracatı Türkiye’nin son yıllarda sağlık ihracatı ile en gelişen ticari faaliyetlerinden biri. Çok sayıda öğrenci ülkelerinden ayrılıp Türkiye’de devlet veya paralı eğitim veren vakıf üniversitelerine başvurup eğitim alıyor. Bu çok kolay bir işlem. Batıya göre özellikle süper kolay. Bir İngiliz, bir Fransız bir Amerikan üniversitesinde eğitim almak için başvuru sürecinin daha ilk aşamasından beri insanın anasını ağlatıyorlar. Bizde ise durum tam tersi. Türkiye’ye gelmek isteyen bir yabancı öğrencinin ÖSYM’nin yaptığı YÖS’e (Yabancı Öğrenci Sınavı) girmesi kafi. Bu sınav kolay bir sınav. Bu sınava Türkçe bilmeyen bir öğrenci dahi girebilir. Sınavda başarılı olduktan sonra çat pat Türkçe bildiğini gösteren bir de belge ayarladı mı hemen üniversiteye girebilir.

Bu konuda benim yıllardır dikkatimi çeken konu özellikle Türkiye’de oturma ve çalışma izni almak isteyen yabancıların bu yolla ülkeye giriş yapmaları. Bir üniversiteye kaydını yaptırıp, oturma izni alıp üniversitenin kapısından bile geçmeyen binlerce öğrenci var. Bunlar tabii ki art niyetliler, bir de gerçekten de eğitim almak isteyen gençler var. Onlar ciddi ciddi Türkiye’ye geliyor üniversitelere kaydoluyor ve eğitim alıyorlar. Benim de son yıllarda değişik üniversitelerde çok yabancı öğrencim oldu. Dikkatimi çeken iki şey oldu bu konuda. Birincisi bu niyeti eğitim almak olan öğrenciler büyük bir hevesle okullara kaydoluyorlar ama sonra isteksiz bir biçimde ve memnuniyetsiz mezun oluyorlar. Bu mezun olan yabancı üniversite öğrencilerinin büyük bir bölümü de mezun olduktan sonra Türkiye’den ayrılmak istemiyorlar ve Türkiye’de iş aramaya başlıyorlar. Tabii ki sonuç pek parlak olmuyor çoğu iş bulamayan genç hüsranla ülkelerine geri dönüyor.

Türkiye’de daha Türk üniversite mezunları bile iş bulamazken yabancıların bulması zaten pek de mantıklı bir şey değil. İstihdam sorunu yaşanan ülkemizde gençler ciddi ciddi “diplomalı işsizler” ordusuna dönüşmüş durumda. Bunlara bir de yabancı uyruklu mezunların eklenmesi aslında bir handikap, pazarın yetmediği bir yapıda talebin daha da yükselmesine neden oluyor ve tabii ki işsizliği körüklüyor.

Bu öğrenciler Türkiye’ye gelmekle kalmıyor beraberinde para da getiriyor. Her ne kadar ekonomik yapısı daha düşük olan doğu ülkelerinden gelse de akmasa da damlatıyorlar. Üniversite fiyatları ise hiç fena değil. Türkiye’de bedava eğitim veren devlet üniversiteleri bile yabancı öğrenciler için tarifeler hazırlamışlar. Mesela Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesinde yıllık eğitim yabancı öğrenciler için 355 bin TL yani yaklaşık 8 bin 450 dolar. Hacettepe Tıp Fakültesinin yıllık fiyatı yabancılara 486 bin TL (11 bin 500 dolar). Ankara........

© Yeni Birlik