menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Nur üstüne nur… Doğum üstüne doğum…

10 9
previous day

Mesih’in diyarındayız… Hıristiyanlar gecelere inat, evlerinden şehirlerine her yeri ışıklarla donatıyorlar ve Mesih’i bekliyorlar… Bekleyişler içindeki ahalinin kulağına Müslümanlar bir şey fısıldıyorlar: Bu sene Nur, nur üstüne geldi. Velâdetlerde tevafuk ve her iki semavî dinlerin mensupları, Peygamberlerinin teşriflerinin sene-i devriyelerini kutluyorlar. Âhirzaman dinsizliğinin zifiri karanlıklarında fecre doğru yürüyen her iki dinin mensupları, bu tevafuktan o kadar memnunlar ki… Zat-ı Ahmediye’nin (asm) gayb âleminden şehadete ve Mesih’in de Filistin’e düştükleri bu gecede eller, yaratılışı ve Yaratanı savunma çizgisindeki ittifakın kuvvet bulması için kalkıyor, Rablerine…

Yeni şartlar, eski düşmanlıkları çoktan gömdü. Bedenleriyle günümüzde; duyguları, akılları ve hayalleriyle dünde kalanlar; şu telâkkilerimizi elbette garipseyeceklerdir. İmtihan dünyasına ilimle gelenler, Mesihî velâdetin Müslümanların kitaplarının ortasına hangi hikmete binaen konulduğunu çoktan anladılar. En tatlı, ruhları yücelten, selâsette mu’cize ve kadını zirveye çıkaran surenin; Kur’ân’ımızın merkezinde olduğunun farkında mıyız? Meryem Suresi…

Ümmetinin tesellicisi ve insanlığın kurtarıcısı olan zatı İbni Betûl müjdelerken de bu yakınlık hissedilmiyor mu? Bütün peygamberlerin, ümmetlerini şerlerinden sakındırdıkları âhirzaman fitnesinin dehşetinden habersizlere; Mesih’in, Meryem’in,........

© Yeni Asya