Akıl nimeti ve tefekkür ibadeti - 2
Bu yüzden aklın ifrat ve tefrit denilen mertebeleri vardır. İfrat mertebesi, şimdi demogoji diye tabir denilen bir cerbeze hali vardır ki, hakkı bâtıl, bâtılı hak gösterecek kadar aldatıcı bir zekâya sahip olmaktır. Tefrit mertebesi de gabâvettir, ahmaklıktır ve geri zekâlılıktır ki, hiç bir şeyden anlamaz. Akıl noktasında en büyük hidayet, hakkı hak olarak bilip ona uymak, bâtılı bâtıl olarak görüp ondan kaçınmaktır. Bu, aklın vasat mertebesi olan hikmettir. Hikmet ise, en büyük nimetlerdendir. “Kime hikmet verilmişse, ona çok büyük hayırlar verilmiştir.” mealindeki ayet bu hakikate işaret eder.
Hikmet sahibi olan her akıl, varlıkların yaratılış sırlarını vahyin yardımıyla anlar ve Yüce Yaratıcıyı bulur. Allah’ı tanıma ilminde mertebeler kat eder. Vazifesini hakkıyla yerine getirir. İstikametini kaybeden bir akıl ise, dengeli düşünemez. İfrat ve tefrit halleriyle varlıkları Allah’tan başka şeylere havale eder. Tabiat ve........
© Yeni Asya
visit website