Bunun üzerine o dönemin peygamberi, Tâlut’u hükümdar seçti. Yahûdiler buna itiraz ettiler. “Zengin, şöhret ve servet sâhibi olmayan biri bize nasıl hükümdar olur?” dediler.
Oysa Tâlut, ilim sahibi, fazîletli, cüsseli ve uzun boylu idi. Meleklerin taşıdığı ve içinde Tevrat’ın bulunduğu ahid sandığı da Tâlut’a geri verildi.
Bu “tâbut” yani ahid sandığı, savaşlarda askere moral, şevk ve güç vererek gâlibiyete sebep olurdu.
Talût cihad için meydana çıkınca, askerlerini nehir suyu ile........