“Ya benimsin ya tokmağın!”

Karı-kocadan, “ne münasebet” cevabı alan Kadı, evli çifte şöyle der: “O halde şimdi bir karar yazıyorum, ileride aranız bozulursa lazım olur. Verin bakalım yüzer kuruş karar harcı…”

Kıssayı okurken içinizden bu paragöz kadıyı ayıplamış olabilirsiniz. Ancak günümüzde hikayedeki kadıyı mumla arayan ve “para mühim değil yeter ki artık boşanayım” diyen çok sayıda davacı ve davalı var.

Hakimlerin liyakatsizliği, denetimsizlik, iş yükü bir kenara, boşanma davalarının yıllarca sürmesinin başlıca nedenleri ise maktu harç ve icraya konulabilirlik.

***

Malum, Türk hukukunda; ilk derece, İstinaf ve Yargıtay olmak üzere üç basamaklı bir muhakeme sistemi var.

Açılan bir dava, miktara ve konusuna göre ilk basamakta kesinleşebileceği gibi üçüncü basamağı da görebilir. Bu yıl itibariyle bir davanın üçüncü basamağa gidebilmesi için dava değerinin en az 378.290 TL olması gerek.

Dava değeri arttıkça mahkemeye ödenen harç miktarı da artıyor. Boşanma davalarında ise, davalıdan tazminat olarak “yüz milyon lira” da isteseniz “yüz türk lirası” da isteseniz aynı........

© Yeni Asya