Batıda maneviyat arayışı ve İslâm |
The Economist ve Financial Times gibi yayınlar bu tabloyu “anlam boşluğunun büyümesi” şeklinde ifade ediyor. Özellikle genç kuşaklar, Kilise’ye olan güvenlerinin azaldığını açıkça dile getiriyor. Ancak bu kopuş, Allah inancının tamamen kaybolduğu manasına gelmiyor; bilâkis, tatmin edici bir hakikat arayışının derinleştiğini gösteriyor.
Seküler Maneviyatın Yükselişi ve Çıkmazı
Meditasyon ve enerji ritüelleri gibi akımların yaygınlaşması, modern insanın manevî arayışının yeni biçimleri olarak ortaya çıkıyor. Ne var ki bu yönelişler büyük ölçüde ferdî, dağınık ve esassızdır. Bu sebeple kalıcı bir mânâ ve sağlam bir ahlâk zemini tesis edememektedir. The Atlantic’in ifadesiyle bu durum, “temelsiz bir maneviyat patlaması”dır.
Batı’daki mevcut yapıya yönelik güvensizliğin önemli sebeplerinden biri de bazı temel meselelere verilen tatmin edici olmayan cevaplardır. Özellikle “Üçleme” öğretisine dair yöneltilen soruların “inançtır, sorgulanamaz” şeklinde karşılanması, aklı merkeze alan modern insanı ikna etmemektedir. Bunun yanında, tercüme farkları ve İncil nüshaları........