Kudret kalemiyle yazılan kanunlar |
Allah için her şeyin “imkânı vardır” demek bile doğru değildir; çünkü O’nun için imkân kavramı söz konusu olamaz. O, bir şeye “ol” der ve o şey olur.¹
Örneğin, yüksek bir yerden bir cismi bıraktığımızda o cismin düşmesi, doğrudan Allah’ın dilemesiyledir. Allah’ın her defasında bunu böyle diliyor olması, biz insanların zihninde buna ilişkin “yasa”yı meydana getirmiş, buna da tarif için “kütle çekim yasası” demişiz. Ancak o yasa, Allah’ı bağlamaz. O, dilediğinde kütle çekimini iptal eder, dilediğinde ateşi serin kılar², suyu akışkan yahut sabit yapar.³
Yani O’nun kudreti kanunlara mahkûm değildir; bilakis kanunlar O’nun kudretinin memurlarıdır.
Kâinattaki her şey belli kanunlarla nizama sokulmuştur; lakin bu kanunlar kendi başına hiçbir şeyin faili değildir. Her aksiyon, her hareket, her nizam, Allah’ın emri ve kudreti iledir. Kanunlar yalnızca İlâhî iradenin zahirî elbiseleridir; fiilin gerçek faili ise daima Allah’tır.
Bir ağacın çamurlu su içip bal gibi meyveler........