Nurlansın hep gönüller

Dağınık dikkatler toparlandı, ‘’Bir nokta gözü nasıl kör edebilir’’ diye. Rahmetli babamın Kur’ân öğretimi için bizi gönderdiği, bana ve kardeşlerime eğitim veren hocamız Arapça yazmayı da öğrettiğinden ve Osmanlıcaya olan ilgimden, hocanın ne demek istediğini anladım. Vakti zamanında bu cümleyi daha önce de duymuştum açıkçası.

Birincisi Arapça yazıda ve devamında Osmanlıca yazıda ‘’göz’’ kelimesi kef… vav… z harflerinin birleşmesiyle oluşur. Göz kelimesindeki ‘’z’’ harfini oluşturan noktayı kaldırdığınız zaman ‘’z’’ harfi ‘’r’’ harfine dönüşür, kef vav ve r harfleri bir araya gelmiş telaffuz ‘’kör’’e dönüşmüştür.

Osmanlıcayı veya Eski(meyen) Türkçeyi, Arap Alfabesi (elifbası) ile yazılan Türkçe olarak düşünebilirsiniz.

Yaşça bizden kıdemliler, çok küçük ayrıntıların çok büyük anlamlar ifade........

© Yeni Asya