Hangi türden ve yaştan isterseniz seçin, beğenin, alın… Konumuz: Zorbalık.

Akran zorbalığı dediğimiz kavram, her alanda ve her yaşta karşımıza çıkıyor. Önü alınmadığı takdirde, yeni dünya düzeni içerisinde büyük bir toplumsal sorun hâline geliyor.

Oturduğumuz apartmanda komşu zorbalığı, yaşadığımız çevrede akraba zorbalığı, iş hayatında iş yeri zorbalığı… Saymakla bitmiyor. Bu nedenle sorunun kökenine inmek gerekiyor.

Etrafımıza baktığımızda mutlu bireyler görmek zor. Sürekli bir bunalım hâli ve memnuniyetsizlik söz konusu. Depresif bireylerin yetiştirdiği nesillerin, kaotik ortamlardan beslenen egoist bireyler olması kaçınılmaz.

Şimdi diyeceksiniz ki; “Olumsuz hayat şartları varken polyannacılık mı oynayalım?” Oysa dünyanın kuruluşundan bu yana insanoğlu her zaman zorluklarla karşılaşmış. Eğer yılmış, mücadeleyi bırakmış olsaydı, bugün nasıl ilerleyebilirdi?

Hep bir bahane, hep bir şikâyet… Oysa elimizi taşın altına koyup, sahip olduklarımızla mutlu olmayı öğrenmeliyiz. Var olanı değerlendirmeli, imkânlarımızı kabullenmeli; bir başkasının düşüşünden ya da yükselişinden nemalanmadan kendi hayat çizgimizi oluşturmalıyız.........

© Yeni Ankara