Biten sadece takvim yaprakları mı oldu? |
Biten sadece takvim yaprakları mı oldu?
YÜKSEL TOKUR
Doğumumuzla beraber, tersine döndürülüp akışına bırakılan “kum saati” misali bize ayrılan dünya yaşamında takvim hesabına göre bir dönemin daha sonuna geldik.
Perşembe günü yeni bir yıla daha gireceğiz inşallah. Yeni yıl dediysek dünyada ve yaşantımızda aslında hiçbir değişiklik olmayacak. 31 Aralık 2025 gecesi saatler 00:00’ı gösterdiğinde sadece yaşadığımız gün rakamsal olarak değişecek. O kadar işte...
Meydanları doldurmanın, ışık yakıp söndürmenin, havai fişek atmanın, hoplayıp zıplamanın, su gibi alkol tüketmenin kime, ne faydası olacak?..
Takvim bloğundaki 365 yaprak bitti de, ömrümüz yerinde mi sayıyor? Her geçen gün ömür takvimimizdeki birer günümüzü de götürmedi mi beraberinde? Eksilen her bir gün bizleri ölüme, mezara bir adım daha yaklaştırmadı mı?..
Çocukluk dönemlerindeki “yaş günü/doğum günü” kutlamalarını bir kenara bırakalım. Hadi biraz gençlik yıllarını da katalım. Fakat, artık orta yaş ve yaşlılık dönemlerindeki yaş günü kutlamaları bana göre anlamsız kalıyor.
Buluğ çağından, geldiğimiz yaşa kadar sevap/günah hesabımızı değerlendirelim. Sevap tarafı ağır basarsa sevincimizden helâl dairesinde sevinelim, eğlenelim!
Yok; günahlarımız çok çıkarsa, telâfi etmenin........