Sultan Abdülhamid’i gören son şehzadenin hatıratı yayınlandı

Şair Muallim Naci ne güzel ifade etmiş o yalın gerçeği:

“Bir hakîkat kalmasın âlemde Allâhım nihân.”

Tarih saatinin çoğu kere yalan vakitleri gösterdiği bir ülkede saatleri hakikate ayarlamak hiç de kolay olmaz. Lakin hakikat er veya geç üzerine serilen örtüyü sıyırmakta ustadır. Ne kadar gizlenirse gizlensin bir fırsatını bulup zuhur ediverir.

İşte Ertuğrul Osman imzasıyla yayınlanan Şehzadenin Yüzyılı adlı hatırat da bu cinsten bir “hakikatcû” (gerçeği konuşan) çırpınıştır.

Hatıratın alt başlığı şöyle: Sultan II. Abdülhamid’in Torunu Ertuğrul Osman Efendi’nin Hatıraları. (Yapı Kredi Yayınları, 2024).

Geçen Eylül ayında neşredilen hatırat çok ilginç bilgi ve açıklamalar içermesine rağmen ya farkına varılmadı veya sessizlikle karşılandı. Bu sessizliği kitapta Sultan Abdülhamid lehine bazı kısımların var olmasına bağlıyorum. Bir kısmını aşağıda okuyacaksınız. Ama önce Şehzademizi tanıyalım:

31 Ağustos 1912 İstanbul doğumlu Ertuğrul Osman Efendi 23 Eylül 2009 Çarşamba günü saat 20.19’da İstanbul’da bir hastanede hayata gözlerini yumunca yakın tarihimizin renkli bir sayfası daha kapanmıştı. Zira kendisine Osmanlı Devleti’nin ‘Son Sultanı’ demeyi tercih ettiğim II. Abdülhamid Han’ı dünya gözüyle gören son kişiydi. Ayrıca hanedana büyük bir hakaret olan sürgünden önce sarayda doğan son, 95 yaşını geride bırakmış olan ilk Osmanlı şehzadesiydi. Keza Sultan Reşad’dan sonra İstanbul’da vefat eden ilk Osmanlı hanedan üyesi olma imtiyazı vardı.

Sultan II. Abdülhamid’in sevgili şehzadesi Mehmed Burhaneddin Efendi’nin iki oğlundan biri olan merhum Osman Ertuğrul Efendi’yi (diğerinin ismi Mehmed Fahreddin Efendi idi) vefatından beş yıl önce, 2004 yazında Maçka’daki evinde ziyaret etmiş, eşi Afganistan kral hanedanından Zeynep Osman (Tarzi) Hanımefendi’yi de o gün orada tanımıştım. Ömrünün son aylarında kendisiyle Zeynep Hanım vasıtasıyla yaptığım söyleşiyi ve nasıl tanıştığımı Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı adlı kitabımın 2. cildinde okuyabilirsiniz.

Şimdi 200 sayfalık bu muhtasar (kısa) hatırattan altını çizdiğim bazı satırları........

© Yeni Akit