Eğer yakın tarihle ucundan kıyısından ilgileniyorsanız Mahmut Esat Bozkurt ismini bir yerlerden muhakkak duymuş olmalısınız. İsviçre Medeni Kanunu’nu bir heyete apar topar Fransızcadan tercüme ettirerek “Türk Medeni Kanunu” ismiyle millete dayatan, üstüne de önsözünde İslamiyet’e hakaret eden Adalet Bakanı (o zamanki deyişiyle Adliye Vekili) Mahmut Esat Bey diyeyim de siz anlayın.
Batıya iman derecesinde bağlanmış bir kafaydı onunkisi. Nitekim Medeni Kanun Şubat 1926’da çıktıktan sonra mütercimlerinden birinin süt anne ve süt kardeşlerle evlenme yasağını çaktırmadan kanun metnine dahil ettiği anlaşılınca kıyametleri koparacak ve yaz ortasında TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırarak bu vahim ilaveyi kanun metninden temizleyecektir. Asla bu kadar sadakat biraz fazla diyorsanız aldanıyorsunuz. Çünkü aşağıdaki sözler de Mahmut Esat Bozkurt’a ait:
“Türk ihtilâlinin kararı, Batı medeniyetini kayıtsız şartsız şekilde kendisine mâl etmek, benimsemektir. Bu karar, o kadar kesin bir azme dayanmaktadır ki önüne çıkacak olanlar, demirle, ateşle yok edilmeye mahkûmdur. Bu prensip bakımından, kânunlarımızı olduğu gibi Batıdan almak zorundayız.”
1922 yılında henüz 30 yaşındayken İktisat Vekaleti (Ekonomi Bakanlığı), Kasım 1924’den Eylül 1930’a kadar da Adalet Bakanlığı koltuğunda görürüz kendisini. Tam altı yıl oturduğu ikinci koltuğunda hâlâ çözmeye çalıştığımız “yargı düğümü”nün altında imzası bulunan Bozkurt, adalet mekanizmasının temellerini Osmanlı/İslam geleneğinden kopartırken, aynı zamanda devletçi ideolojiyi en katı haliyle hukukun damarlarına zerk eden bakan olarak tarihe geçmiştir. Yani bugün siyasallaştığından şikâyet edilen yargı ilk kez onun ellerinde siyasallaşmaktan öte, alenen ideolojikleşmiştir.
İktisat Vekilliğinde ne yapmıştır bilinmez ama Adalet Bakanlığı’ndaki icraatından sonra hızını alamayıp İnkılap Tarihi dersleri veren ve Atatürk İhtilali adıyla bir kitap da kaleme alan Mahmut Esat bu kitapta acayip analizler ve tehditkâr ifadelerle inkılap militanı gibi bir rol üstlenecek, lakin biraz fazla ileri gidince yıldırım çarpmışa dönecek ve Serbest Fırka ile İngilizler başta olmak........