Allah’ı ciddiye alabilmek

Allah’ı seven herkes, son peygamber Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme tabi olma şerefini taşımaya özen göstermelidir. Onu ciddiyetle takip etmelidir.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Allah Teâlâ’nın emirlerinden hiç taviz vermedi. Ciddiyet ve merhametin zirvesine yerleştirildi. Onun ciddiyet ve merhameti, cahiliyet döneminde büyük cinayet işleyen suçluların bağışlamasını engellemedi. O, İslam ordu komutanı ve amcası Hazreti Hamza radiyellahu anhu’yu şehid eden Vahşi’yi bile reddetmedi. Vahşi “geldim Ya Resûlullah” deyip teslim oldu. Sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin huzuruna girdiği andan itibaren artık dokunulmaz olmuştu. Artık O da bir mümin kardeş idi. Herkesin kalbindeki kini silinmişti.

Bütün müminler de artık Onu bir kardeş kabul ederek Vahşi’nin de adı anılınca “radiyellahu anh” diyerek ona karşı görevini yapmaktan çekinmedi. Daha nice meselede de Sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin “yapın” dediği veya “yaptığı işlerin hiçbirinde” üşengeç kalmadılar. Kur’an’ın âmir hükümlerini ve Efendimiz Sallallahu aleyhi ve sellem’in sünneti seniyyesini harfiyyen icra ettiler.

Ancak zamanla Allah’ı ve insanların refah ve saadetleri için indirdiği Kitabını ciddiye almayanlar........

© Yeni Akit