Tarih, içinden geçtiğimiz bu günleri objektif bir şekilde kaydeder inşallah.
Dünyanın en yoksul insanlarının üzerine, dünyanın en gelişmiş, en kahredici bombalarını atanları biz kalplerimize kazıdık, tarih de yazmalı…
İnsanoğlunun, binlerce yıllık tarihi boyunca fazilet adına biriktirdiği hangi değer varsa, “ötesi hayvaniyet!” diyerek çizdiği ne kadar sınır varsa, hepsini iştahla aşan bu barbar güruh asla unutulmamalı. Unutturulmamalı!
Unutmamak için bu ülkenin çocuklarına sömürgecileri, sömürgeciliği, tarihini, bugününü, gelecek hedeflerini, kurumlarını, akıl hocalarını, felsefesini, kültürünü, diğer kültürlere sızma yollarını iyice anlatmamız gerekiyor.
Çocuklarımız, insanlığın düşmanlarını, “insanlığın düşmanları” olarak tanımalılar. Bir hayranlık kültü olarak değil…
****
Sömürgecilerle göğüs göğüse çarpışabiliriz. Allah’ın izniyle bu savaşı, daha önce yaptığımız gibi yine kazabiliriz de… Fakat sömürgeciler bize kendi çocuklarımızla, kendi okullarımızda, kendi şehirlerimizde saldırıyorlar! Netanyahu olarak çıkmıyorlar karşımıza. Ahmet, Mehmet olarak çıkıyorlar. Bununla hakkıyla mücadele edebiliyor muyuz?
İsrail ve koalisyon ortaklarıyla savaşmak için dış cephemizi güçlendirelim. Tamam. Bunun için var gücümüzle çalışalım… Fakat iç cephemizi tahkim etmeyi ihmal ederek yapamayız bunu!
Bakın İsrail on binlerce çocuğu paramparça etti. Bir o kadar da kadını. Aileleri, evleri, mahalleleri,........