Bireysel Silahlanma İhtiyacı ve “Kötü Adam” Gerçeği

İstanbul’da henüz reşit olmamış bir çocuk, eline bir pompalı tüfek aldı ve tanımadığı insanların üzerine ateş açtı. Sadece birkaç saat içinde, saldırganı hayatlarında hiç görmemiş sekiz kişi, açılan ateşle yaralandı.

Şöyle bir senaryo hayal edin... O gün, o caddede her şeyden habersiz bir şekilde siz de yürüyordunuz. Yanınızda da çocuklarınız vardı. O saldırgan yaklaştı ve ateş etti. Bam… Bam… Ama bu kez yaralamadı! Öldürdü. Hem de o öldürdüklerinden biri, sizin çocuğunuzdu. Allah korusun, kucağınızda çocuğunuzun cansız bedeninin olduğunu düşünün! Neler hissedebileceğinizi düşünün!!!

Ne acı bir tablo değil mi?

Daha acı verici çok az şey vardır herhalde.

Biz olaya dönelim. Şayet bu saldırı size yapılmış olsaydı, durdurmak için ne yapabilirdiniz? Siz devletinizin polisine, kanunlarına güvenerek normal (silahsız) bir şekilde yürüyordunuz. Ama kanunları ve polisi umursamayan biri ruhsatsız bir şekilde silahlanmış olarak karşınıza dikildi!

Ve işte, çocuğunuz gitti. Polis olaydan 20 dakika sonra olay yerine geldi…

Sizin çocuğunuz hayatını kaybettikten sonra, ya da eşiniz, ya da siz… Polis gelse ne olur, gelmese ne olur?

Bir iki gün önce trafikte arkasındaki aracın camını yumruklayan biriyle ilgili bir video izledik. Adam bunu yaparken olay yerinde polis de vardı. Saldırganı etkisiz hale getirmesi gereken polis olayı sadece izledi! Tehdit edilen, küfür edilen vatandaşı korumak adına saldırgana hiçbir şey yapmadı!

İşler çığırından çıktığında, bulursanız bir polisten alacağınız maksimum koruma hizmeti budur!

Daha açık söylemek gerekirse…

Bu ülkede can güvenliğimiz yok! Yasalar ve uygulayıcıları bizi korumuyor.

Kendimizi korumamız gerekiyor çünkü bunu bizim adımıza kimse yapmayacak! Bunun için sıradan, özgür ve sorumluluk sahibi vatandaşlar olarak ruhsatlı silaha ihtiyacımız var.

Fakat devlet, bu meşru yolu elinden geldiğince tıkamaya çalışıyor. Ne yapıyor mesela? Şunu yapıyor: Çok yüksek harç ücretleri ve herkesin erişemeyeceği standartlar koyuyor. Şuan evinizde bulundurmak istediğiniz bir silah için harç ücreti olarak 17 Bin TL’den fazla bir para ödemek zorundasınız. Asgari ücretli ölsün mü?

Bu sadece, evinizin yatak odasından dışarı çıkması kanunen yasak olan bir silahın ruhsatı için ödeyeceğiniz ücret. Silahın kendisi ciddi bir bütçe ayırmanız gerekiyor.

İyi ama kötü adamlar sokaklarda diyorsunuz değil mi? Aynen öyle! Kötü adamlar sokaklarda, trafikte, market sırasında, okul önünde. Ama sizin silahınız evde! Şayet devlette yüksek mevkide bir göreviniz ya da müteahhitlik gibi yüksek cirolu bir işiniz yoksa, kısacası aristokrasiye dahil değilseniz, kendinizi ve ailenizi sokaklarda korumak için bir silaha sahip olmanız mümkün değil.

Zenginlerin malları ve canları, yoksulların ve çocuklarının canından daha........

© Yeni Akit