En şiddetli düşman

“İnsanlar arasında müminlere en şiddetli düşman olarak kesinlikle Yahudileri ve müşrikleri bulursun…”

Maide suresinin 82. ayetinde Resulullah’a (s.a) hitap eden bu ifade, bugün de geçerli olan bir gerçeği apaçık dile getiriyor. Ayrıca, ayetin Yahudilere müşriklerden önce yer vermesi dikkat çekiyor. Yani iman edenlere en şiddetli/amansız düşmanlar müşriklerden önce Yahudilerdir. Onların müminlere olan düşmanlıkları, müşriklerinkinden daha yaman, daha acımasız, daha şedit ve düşünen herkesin açıkça görebileceği bir realitedir. İnsan bu Rabbani açıklamayı, İslâm’ın doğuşundan günümüze kadar somut tarihi gerçeklerle açıklamaya çalıştığında, Yahudilerin iman edenlere karşı düşmanlığının, müşriklerin düşmanlığına oranla daha keskin, daha katı, daha ısrarlı ve daha köklü olduğunda asla tereddüt etmez!

Yahudiler Medine’de ilk İslâm Devleti kurulduğu andan itibaren İslâm’a karşı düşmanca tavır aldılar. İslâm ümmetine karşı ilk tezgâhı onlar kurdular. Tarih boyunca İslâm’a ve Peygamber’e (s.a) ve Müslüman ümmete karşı giriştikleri savaşı, on dört asırdan fazla bir zamandır bir an dahi sönmeden ve bugün hâlâ yeryüzünün her bölgesinde (ve özellikle Gazze’de ve Filistin’de) bütün şiddetiyle sürdürenler onlardır.

Resulullah (s.a) Medine’ye vardığında ilk iş olarak Yahudilerle bir arada yaşama anlaşması yapmış ve onları İslâm’a çağırmıştı. Fakat onlar anlaşmaya bağlı kalmadılar. Nitekim tarih boyunca her zaman Rableriyle ve daha önceki peygamberleriyle yaptıkları her sözleşmeyi bozmuşlardı…........

© Yeni Akit