menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tek Pişmanlığımız Bugünün Bu Kadar Geç Gelmiş Olması Olsun

5 0
09.11.2025

Zohran Mamdani: “Tek Pişmanlığımız Bugünün Bu Kadar Geç Gelmiş Olması Olsun”

“…Bu şehrin gördüğü en iddialı hayat pahalılığıyla mücadele programı yer alacak: iki milyondan fazla kira düzenlemeli kiracı için kiraların dondurulması, otobüslerin hızlı ve ücretsiz olması ve şehir çapında evrensel çocuk bakımının sağlanması…

Daha iyi bir geleceğin sözünün geçmişte kalmış bir hatıradan ibaret olduğunu kabullenmeyi reddedenlerle bu şehri emekçilerin yeniden hem sevip hem yaşayabileceği bir yer yapacağız.

Depolarda kutu kaldırmaktan parmakları moraran, teslimat yetiştirmek için bisiklet tepesinde avuçları nasır tutan, mutfakta çalışırken elleri yanan ve bugüne kadar New York’un idaresinde dikkate alınmayan insanlar, artık bu şehrin idaresinde söz sahibi olacaklar…

Çalınan her kapıyla, alınan her imzayla, verilen her zorlu sohbetle, siyaseti tanımlayan o küfü, o kuşkuculuğu aşındırdınız….

Yıllar sonra tek pişmanlığımız bugünün bu kadar geç gelmiş olması olsun…”

Bu sözler, New York yeni belediye başkanı Zohran Mamdani’nin seçim zaferinden sonra yaptığı konuşmanın sadece bir kısmı. Konuşma uzun ve başka birçok başka önemli söz içeriyor ama özellikle bunları seçtim. Çünkü görebildiğim kadarıyla, seçim sonucu üzerine yapılan bazı yorumlarda hala kimlik vurgusu ya da seçim kampanyasında kapı kapı dolaşılmış olması öne çıkabiliyor. Oysa Mamdani’nin kazanması kendi konuşmasında da belirttiği gibi, emekçilerin ihtiyaçlarına seslenen açık, anlaşılır, somut ve uygulanabilir bir iktisadi programın zaferini çok açık biçimde kanıtlıyor.

Kendi seçmediği kökeni, herkesin sadece kendine ait olması gereken inancı, gerçekten de çok iyi bir şey olan güler yüzlü biri olması, gençliği ya da diğer kişisel özellikleri ve hatta sosyalist kimliğini açıkça savunması bile değil ona seçim kazandıran.

Tam tersi; kimlik siyaseti değil sınıf siyaseti yürütmüş olması, bu mücadeleyi Democratic Socialists of America (DSA) ile son derece örgütlü yürütmüş olması, ABD’nin önemli sosyalist örgütünün COVİD döneminde olduğu gibi bütün kimliklerin ortak ekmek davasına; geçim derdine çözümler üreten deneyimleri........

© Yarın Haber