Liberal sol cehalet ve Türk karşıtlığı 

Barış Doster yazdı…

Emperyalizm; gözüne kestirdiği, bölmek, parçalamak, ayrıştırmak istediği ülkelerde etnik hassasiyetleri, mezhepsel kimlikleri kaşır. Kimlik siyasetini destekler. Bunu yurttaşlık bilincinin de sınıf bilincinin de parçalanması amacıyla kullanır. Bu kapsamda etnik ayrılıkçı hareketlere ve terör örgütlerine her türlü desteği veren emperyalizm; kimlik siyasetini sağ – sol ayırmaksızın partilerin içine sinsice, büyük bir kurnazlıkla yerleştirir. Bu ülkemizde yaygın biçimde Kürtçülük olarak öne çıkar. Fakat kimlik siyaseti bu alandaki en örgütlü yapı olan Kürtçülükten ibaren değildir. Hemşeri derneklerini, siyasette etkisi bilinen Gürcü ve Çerkez lobilerini, hem ekonomi hem siyasette her daim etkili olan Karadeniz lobisini unutmamak gerekir. Bu liste uzundur.

Liberal sol (ne demekse) kimlik siyasetinin gönüllüsüdür. Etnikçiliği sosyalizm, mezhepçiliği Marksizm, hemşericiliği komünizm sanan bir cehalet, solda geçinen ve soldan geçinen siyasetçilerle buluşunca, ortaya kavramsal bilinçten, ideolojik berraklıktan, politik tutarlılıktan yoksun bir kabalalık güruh çıkmıştır maalesef. Üstelik çokturlar ve örgütlüdürler. Siyasetten bürokrasiye, akademiden medyaya, sendikalardan barolara, meslek odalarından demokratik kitle örgütlerine dek hem de.

Dahası bu yaygın cehalet, bulaşıcıdır. Sağ veya sol fark etmez, bağnazdır. Cehalet ve bağnazlık birleşince, kaçınılmaz olarak düşmanlık da üretirler. Akıl ve bilim düşmanlığı, emek düşmanlığı, aydın düşmanlığı, Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı, Türk düşmanlığı en çok bunlar arasında yaygındır.

Son yıllarda bunlar arasında Türkçe düşmanlığı da yükselmektedir. Liberal solun (ne demekse) merkez üssü olan Birikim dergisi (AKP’den CHP’ye, son yıllarda adları değişen HDP’den ÖDP’ye siyasette çok geniş bir etki alanı vardır), Türk dememek için Türkiyeli demekle işe başlamıştır yıllar önce. Bu görevi Birikim’den devralıp, Radikal, Yeni Yüzyıl, Yeni Binyıl gazetelerinde yaygınlaştırıp, son olarak emperyalizm destekli terör, cinayet, ihanet ve casusluk örgütü Taraf gazetesiyle zirveye taşıyan etkili bir kadro vardır. Öyle ki işi artık, Türk edebiyatı yerine “Türkçe edebiyat” demeye kadar vardırmışlardır.

DEM Parti’nin söylemi bellidir. Kürt diyen ama Türk diyemeyen, “Türkiyeli” diyen bir söylemdir. Sinematek de bu kafadadır. Afişlerinde Kürt Sineması demektedir. Fakat Türk sineması yoktur, “Türkiye Sineması” vardır. Bu saçmalık ve liberal sol cehalet, son olarak hukuka da sirayet etmiştir. Birgün gazetesinden Hüseyin İrfan Fırat, Av. Süleyman Oğuz’la yaptığı röportajda, Oğuz; Türk işçi, Türk işveren, Türk yargısı, Türk iş mahkemeleri dediği halde, “Türkiyeli işçi”, “Türkiyeli işveren”,........

© Veryansın TV