İyiyiz Sanıyoruz, Peki Ya Hakikat? |
Değerli okuyucularımız,
Hepinizi dua ve selamın kuşatıcılığıyla selamlayarak sözlerime başlıyorum.
Hepimiz, neredeyse kusursuz olduğumuza inanıyoruz. Sözümüzde doğru, ahlakımızda sağlam, yönetimde adil, dinde titiz; komşulukta ve akrabalık ilişkilerinde örnek insanlar olduğumuzu düşünüyoruz. Üzerimize tek bir toz zerresinin bile kondurulmasına razı olmuyor, kendimizi sorgulamaktan itinayla kaçıyoruz. Bu alanlar gündeme geldiğinde, en iyisi olduğumuzu yüksek sesle dile getiriyor; hakkımızda söylenen en küçük olumsuz sözü bile peşinen reddeden bir anlayışı alışkanlık hâline getiriyoruz.
O hâlde sormak gerekir: Madem bu kadar iyiyiz, neden ülkemiz ve sosyal hayatımız iyiliğe kapı aralamıyor? Neden insanî bağlarımız her geçen gün biraz daha zayıflıyor, toplum hayatımız yaşanması zor bir hâl alıyor? Neden huzur, neden güven, neden kardeşlik bir türlü yerini bulamıyor?
Bu soruların cevabını arayıp kendimizle yüzleşmediğimiz sürece, sadece kendimizi avutmuş oluruz. “İyi bir yoldayız.” düşüncesi, hakikatten uzak bir hayalin süslü perdesinden başka bir şey değildir.
Zanlarımızı,........