Kamu kurumları, halkın hizmetine adanmış, liyakat ve emek temelinde işleyen yapılardır. Ne yazık ki zaman zaman, bu yapının ruhuna zarar veren kişilerle karşı karşıya kalıyoruz.

Özellikle bazı çalışanlar, siyasi partilerde görev yapan yakınlarını referans göstererek, kendilerini dokunulmaz ilan etmeye çalışmakta. “Benim kolum uzun”, “Sen benim kim olduğumu biliyor musun?”, “Senin ekmeğin benim elimde” gibi tehditkâr sözler, artık birer istisna değil, sistemli bir yıldırma politikası haline gelmiştir.
Siyasi güce Sığınarak tehdit edenlere dur denilmeli, adalet ve eşitlikten yoksun kişilerin ahtapot gibi kurumları kıskaçlarına almalarına izin verilmemeli.
Bu kişiler, kurum içindeki huzuru bozmaktan çekinmediği gibi, özellikle kadın çalışanlara karşı kullandıkları küstah ve baskıcı üsluplarla psikolojik şiddet uygulamaktan da geri durmamaktadır. Bu tür davranışlar, yalnızca bireyleri değil, çalışma barışını, toplumsal adaleti ve kurum ciddiyetini de zedelemektedir.
Hiçbir vasfı olmayan, ancak “yakın” olmanın........

© Van Havadis