NİETZSCHE İLE SABAH DERSLERİ__3
Nietzsche bugün sınıfa girdiğinde; elinde bu defa ne kitap vardı ne de kahve... Sadece derin bir iç çekiş...
Ama öyle bir iç çekişti ki kesin Aristoteles mezarında doğrulmuştur: “Kim boğuldu lan!”
Dedim içimden:
“Eyvah… Bugün varoluşu değil, yok oluşu işleyeceğiz herhalde ve kesin sonunda ben kalacağım: Notlarım da zaten Platon’un idealar dünyasında kaybolmuş durumda. Biri felsefe, öteki alışveriş listesi gibi.”
Nietzsche tahtaya baktı, sonra bana döndü.
“Evlat,” dedi,
“Hazırlanın demiştim… Bugünün konusu mutluluktu, hatırlıyorsan.”
Ben: “Oho hocam! Hatırlamaz olur muyum! Hatta dün akşam mutlulukla ilgili video izledim, altına da ‘Hocamla izledim’ yazacaktım ama
yorumlarda biri ‘Mutluluk kapitalist bir illüzyondur’ yazmış, sinirlendim, kapattım.”
Nietzsche kaşlarını çatıp “Ee?” dedi.
“Haydi bakalım, bu kadar çok bildiğini düşündüğün bu kavramı nasıl tanımlarsın?
Ben daldım gidiyorum:
“Hocam mutluluk… Şey gibi…
Çayı karıştırırken kaşığın çıkardığı sesle huzur bulmak… Ama kaşık da seni sorguluyor: Sen kimsin beni çayda döndüren?”
Nietzsche sustu. Sadece burnundan nefes verdi ve tahtaya kocaman bir soru işareti çizdi.
Altına da “Bu çocuk fazla kaynamış.” yazdı.
Nietzsche, sınıfta bir tur attıktan sonra gözlüğünü düzeltti, kaşı kalktı indi.
Eliyle havayı süpürür gibi bir hareket yaptı: “Derinleş…” dedi.
Sonra elini daha hızlı salladı, sesini yükseltti:
“Biraz daha derinleş…”
Ben yüzümü buruşturdum ve Nietzsche’ nin gözlerine yan yan baktım:
“Keşke bu dersi Freud verseydi. En azından çocukluğumu suçlayıp kurtulurdum.”
Ama tabii bunu yüksek sesle söylemedim. Nietzsche'nin kaşlarının birleşme hızına bakılırsa, fazla dürüstlük bu derste pek önerilmiyordu.
“Tamam hocam, sakin! Derinleşiyorum.”
Bir an düşündüm, sonra ciddi bir yüz ifadesi takındım:
“Hocam… Mutluluk mevsimlerin bereketli geçmesidir.”
Nietzsche kaşlarını kaldırdı:
“Nasıl yani? Felsefi bir metafor mu bu?”
“Yok hocam,” dedim gayet doğal bir sesle,
“Yazları makarna, kışları bulgur… Mevsim geçişlerinde patatesle varoluşumuzu dengeliyoruz. Hocam bizde mutluluk karbonhidrat bazlı yaşanır.”
Nietzsche bağırdı: “Tanrı öldü!
Demiştim ama
sanırım seninle birlikte diyet de öldü yavrum.”
“Hocam, diyet ölmedi, sadece anlamını kaybetti; pizza o kadar........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein