GENÇKEN HEPİMİZ YEŞİLÇAM’DIK |
Bugün size ülkenin kültürel yapısını temelinden sarsabilecek bir gerçek açıklıyorum:
Bizim mahallelerde yıllarca gizli bir şey yaşandı:
Yeşilçam seçmesi sanrısı.
Tarzınıza, beğeninize, ideolojinize göre gençken istediğiniz kişiye benzeyebiliyordunuz zaten.
Kimse size “Hayırdır sen kimi oynuyorsun?” diye sormazdı.
Mahallede biri yeni saç kestirince herkes şöyle bakardı:
“Bu kesin filmde oynayacak…”
Bir diğeri gömleğinin düğmesini bir fazla açsa:
“Kesin jön oluyor bu…”
Bir de o yılların en büyük özgüven kaynağı vardı:
Kalabalık bir sokakta yürüken cebindeki anahtarın ses çıkarması.
O ses var ya…
İnsanın gençliğinde “Ben çok önemli bir insanım” hissi yaratırdı.
Kadınların Efsane Cümlesi:
“Ben gençken Türkan Şoray gibiydim…”
Bu cümleyi duymanız için bir hanımefendinin sadece 4 dakika nostalji yapması yeterlidir.
Jet hızıyla gelir:
“Ahh ahh… Ben gençken Türkan Şoray gibiydim.”
Bu cümlenin şifreli anlamı:
“Ben öyle güzeldim ki, yoldan geçen kamyon bile kornayı fa diyez tonunda çalardı.”
Ama sonra o dramatik ‘ama’ gelir…
Her zaman gelir:
“Ama güzelliğimi kullanamadım…”
Sanki güzellik devlet memurluğuymuş da sınavına geç kalmış gibi bir pişmanlık.
Kadınların cümlesinin karşılığı erkeklerde şudur:
“Ben gençken Tarık Akan gibiydim.” Bunu diyen erkeklerde üç özellik bulunur:
Saç açılmasına rağmen hâlâ saçını yana atma refleksi vardır.
Mahallede en........