Trump, dış politika stratejisi ve radikal değişim... |
Başkan Trump ile ABD’nin yeni yönetiminin açıkladığı ulusal güvenlik ve dış politika stratejileri, özellikle Washington’la kader birliği yapan müttefikler açısından rahatsız edici bir radikal kopuş olarak değerlendirildi.
ABD’nin yeni dış politika stratejilerine bakıldığında, önceki yıllara kıyasla köklü değişiklikler göze çarpıyor. Özellikle Çin ve Rusya konusundaki tanım farkı oldukça net. ABD’nin yeni yönetimi için Rusya ve Çin artık açık biçimde “düşman” olarak gösterilmiyor.
Bu stratejik yaklaşım neyin işaretidir?
Önceki strateji belgelerine bakıldığında Çin, Rusya ve İran gibi devletlerin sert biçimde eleştirildiği, hatta Batı ittifakının ortak düşmanları olarak tanımlandığı bir perspektifin hâkim olduğu görülüyordu.
Göç meselesini ulusal güvenliğin ana başlıklarından biri hâline getiren ABD Başkanı’nın yeni Amerikan stratejileri, Avrupa açısından da kayda değer anlamlar taşıyor. Trump, açık ve net bir biçimde Avrupa ülkelerinin liderlerini eleştiriyor, Ukrayna meselesinde ortaya çıkan sonucun mimarı olarak da Avrupa siyasetini işaret ediyor. Bu yaklaşım, doğal olarak “Avrupa ile yollar ayrılıyor mu?” sorusunu gündeme getiriyor.
Jeopolitik okumalar yapan herkes için böyle bir ihtimalin şaşırtıcı olmadığı ortada.
Bu noktada “eski para-yeni para” meselesine bakmak gerekiyor: Eski patronlar ve yeni patronlar…
Yeni dünyanın nasıl şekilleneceği sorusuna, aslında Trump’ın ulusal güvenlik stratejileri........