Kalabalıklara kulak kesilmek |
Metin, Türkiye'deki bazı kesimlerin kendi vicdanları yerine, Batılı veya etkili figürlerden gelen onaylara göre tavır almasını eleştirmekte ve bu durumun tehlikelerine dikkat çekmektedir.
Bugünlerde ilginç bir olaya şahit oluyoruz. Elon Musk önderliğinde yüz binlerce insan Netflix üyeliklerini iptal ediyor. Elon Musk’ın canı kendi çocuğundan yandığı için daha çok cinsiyetsizlik propagandasını eleştiriyor. Ama mesele sadece cinsiyet değil. Her dizide tekrar eden şu senaryo formülü artık herkesin sinirini bozdu:
Beyaz adam şeytan, siyah adam kahraman, eş cinsel karakter akıl küpü, baba aptal, anne CEO, patron Yahudi...
Temsiliyet dedikleri şey, sanatsal veya toplumsal bir kaygıdan çok check-list doldurmaya dönmüş durumda. Her dizi için belirli kontenjanlar var ve uygun şekilde dolduruyorlar. Bu yüzden dizilerde organik bir hikâyeye rastlamak çok zor.
Bu politikaların arkasındaki karar mekanizmalarını anlamak için çok derin araştırmalara gerek yok. Biraz inceleme yaptığınızda, küresel medya endüstrisinin hangi dinamiklerle şekillendiği ortaya çıkıyor. Ancak bugünkü yazımızın asıl konusu Netflix'in içerik politikası değil. Konumuz bir konuda tavır alırken içimizdeki o rahatsız edici beklenti: Kitlesel onay arayışı.
Veya doğruyu yanlışı seçerken göz ucuyla baktığımız o........