DEM’in demokratik meşruiyet açığı
Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez aktörleri. Bir demokrasinin hem var olması hem de işlemesi birden çok partinin var ve rekabet hâlinde olmasına bağlı. Tek parti rejimleri hiçbir surette demokrasi olamaz. Bu çerçevede, demokrasiyi bir partiler rekabeti sistemi olarak adlandırmak mümkün. Her demokraside siyasi partiler var ama bu her partinin meşru bir aktör olduğunu göstermeyebilir. Başka bir deyişle, partiler bazı durumlarda meşruiyet taşıyamazlar. Daha önce bu konuyu ele almış ve şu beş şartı partilerin meşruiyet ölçüsü olarak saymıştım: Suç örgütü olmamak, bütünü temsil ettiği iddiasında bulunmamak, diğer partileri meşru aktörler olarak görmek, seçimle gelmeyi ve seçimle gitmeyi kabul etmek, şiddeti dışlamak.(*) Şimdi baktığımda tartışılması gereken iki konu daha olduğunu düşünüyorum. İlki, özü ve tarihi itibarıyla dinî olan bir grubun bir parti adı ve çatısı altında yapılanıp yapılanamayacağı. İkincisi ise, bir partinin ülkedeki siyasi partilerle ilgili mevzuata her bakımdan uymasının gerekip gerekmediği... Bu konulardan ilki, meselâ Hüseyin Baş’ın Genel Başkanı olduğu Bağımsız Türkiye Partisi çerçevesinde ele alınabilir. Bu yazıda bunu yapmayacak ve bu konuyla başka bir........
© Türkiye
visit website