Siyonist Stratejilerin Kırılma Noktası Olarak Netanyahu

Siyonist Stratejilerin Kırılma Noktası Olarak Netanyahu

Benî İsrail (Hazret-i Yakup oğulları) olarak bilinen Yahudiler birçok peygamber katletmiş, sürgünler dönemi başlamıştır. Türkistan’dan İspanya’ya bulundukları toplumla derin çatışmaları, fitne-fesat sabıkaları ve cezalandırılmaları, müstakil ansiklopedi konusudur. Bu alanda zengin kaynak bulunmakla birlikte ulaşılabilenler genellikle yaşanan mağduriyetleri anlatır. Suçları bilinmez, anlatılmaz veya çarpıtılır. Siyonist aktivistlerden Polonya Yahudisi tarihçi profesör Benzion’un (Mileikowsky) oğlu olan Binyamin Netanyahu’nun, kişiliğinin oluşmasında elbette babasının etkisi vardır. Benzion aynı zamanda, Uzlaşmaz Revizyonist Siyonist Hareket mensubudur. Çarpıtılmış tarih bilgisiyle şekillenen kişilik, özel psikiyatristi Moşe Yatom’un, Gazze soykırımı devam ederken şu notu bırakarak inthar etmesine yol açmıştır: “Dokuz yıl boyunca Netanyahu’nun ‘esrarengiz’ zihnine girmeye çalıştım fakat ‘yalan şelalesi’ tarafından mağlup edildim. Netanyahu’yu tedavi ederken yenilmez olan kişiliğim parçalandı”.

Kur’an-ı Kerim’de ismi geçen peygamberlerin çoğu Benî İsrail’den olup bu kavimden peygamberlerden başka nice dürüst insanlar da çıkmıştır. İslamiyetin gelmesinden sonra birçok Yahudi Müslüman olmuştur. İnancını değiştirmediği halde insanlığa faydalı hizmetleri geçmiş, dürüstlükten ayrılmamış birçok Yahudi de vardır. Siyonizmin sınırsız vahşetine tahammül edemeyen nice Yahudiler de kendi dindaşları/soydaşları tarafından cezalandırılmıştır. Mordechai Vanunu, İsrail dışında da olsa hayatına son verilenlerden sadece biridir. Batılı ülkelerde birçok Yahudinin Gazze soykırımına karşı protestolarda ön saflarda yer aldığı sık sık görülmektedir. Bununla beraber uluslararası ekonomiye, politikaya, medyaya yön veren Siyonistler, her türlü işkence, zulüm ve soykırımı, Yahudi etnisitesinin tartışılmaz hakkı haline getirmişlerdir.

Siyon (Kudüs) merkezli Yahudi devleti ideolojisine kadar, Yahudiler hayatta kalarak zenginleşme, ekonomik ve siyasi nüfuz kazanma yollarını aramışlardır. Ancak hemen her dönemde bu hedeflere ulaşmak için diğerlerini sömürme, toplumsal düzeni bozarak ahlaken çökertme, daha fazla servet için her yola başvurma eylemleri veya iddiaları, haklarındaki suçlamaların başında gelir. Siyonizmin kurucusu olarak Theodorl Herzl kabul edilir, ancak temel hedefler, Babil sürgününe kadar uzar.

İspanya sürgününden sonra Avrupa’da hayatta kalma mücadelesi, Yahudilere yeni bir dinamizm vermiştir. Çok çalışıp az tüketerek biriktirdikleri sermaye ile teknolojik ve siyasal gelişmelerin öncüsü olmuşlardır. 1648 Westfalya barışı, ABD bağımsızlığı, Fransız İhtilali süreçlerinde devlet yönetimleri hanedanlardan halka geçerken toplumsal yapıda yeri olmayan Yahudiler, ekonomik ve........

© Turkish Forum