Gıda teröründe asıl tehlike market raflarında

Öncelikle Dünya’nın en zengin mutfağına sahip olan ülkemizde bu konuyu tartışmak gerçekten fazlasıyla üzücü. Bizim markalarımızı, coğrafi işaretli ürünleri Dünya’ya ihraç etmemiz gerekirken, kendi halkımızın sağlığını tehtit eder hale geldik.

Yediğimiz yiyeceklerin içeriği öylesine karışık, belirsiz ve sahte ürünler dolu ki artık halkımız dışarıda yemek yerken yüzlerce kez düşünür oldu.

Sahte Antep fıstığı, tereyağı, zeytinyağı, baharat ve diğer ürünler maalesef kötü niyetli ve sadece kâr amaçlı kurulan, halkın sağlığını hiçe sayan işletmeler gıda terörüne en büyük desteği verirken, diğer tüm markalar toplumun gözünde değersizleşiyor.

Ancak durum sandığımız gibi sadece restoranlar tarafında değil. Asıl tehlike market raflarında. Çünkü sahte gıdaların çoğu aslında içerik bakımından prosedürlere uygun ve izinlere tabi olarak üretilmekte. Gıda dedektifi ve denetlecomtr isimli sosyal medya hesapları tam olarak bu gerçekliği tüm çıplaklığıyla göz önüne seriyor. Bu nedenledir ki sürekli davalar ve soruşturmalarla çalışmaları durdurulmaya çalışılıyor. İçinde nar olmayan nar........

© Tele1