Dijital devrimi reddetmekle matbaaya karşı çıkmak aynı

Email: [email protected]

Twitter: @demetce

Tam iki yıl önceydi; Tele1’de yayınlanan ikinci yazımın başlığı Yasaklar Festivali idi.

Yasaklar festivali

Yemediler içmediler kendilerine iş edindiler üniversitelerin bahar şenliklerini, gençlik festivallerini, müzik etkinliklerini peş peşe iptal ettirdiler. Kâh valilikler yasakladı kâh dernek süsü verilmiş kötücüller şikâyet etti. Görülmemiş bir güce sahipler ama mutluluğa, gülümsemeye, gençliğe muhalifler.

Son iki yılda bir genel, bir de yerel seçim yaptık ama ‘yasakçı zihniyetten’ gram uzaklaşamadık. 31 Mart sonrası mutluluğa, gülümsemeye, gençliğe muhalifler, pek çok il ve ilçeyi kaybettiği için yerel yönetimler kapsamında da olsa ‘yasakçı zihniyete’ son verildi ama ülke genelinde değişen hiçbir şey yok.

Ne diyelim, nazar değmesin; sosyal medya mecraları arasında en apolitik olanını seçip kapattılar. Instagram ve/veya sosyal medyayla ilgili olumsuzlukları tespit ettiğim, eleştirdiğim bir düzine yazımı çıkarabilirim. İnsanlığın, idarenin bu yeni oluşumlarda acemilik çekmesi, hatalar yapması normaldir. Yeterince zaman verilirse pek çok konuda olduğu gibi o da kendi kendini düzenleyecektir. Ama hayır, biz illa yasaklarız! Fişini çekeriz!

Muzır neşriyat var diye kağıdı komple yasaklamaktan ne farkı var bunun?

Bugün sosyal medyayı yasaklamanın, birkaç yüzyıl önce matbaaya karşı çıkmaktan zerre farkı yok. Bugün dijital ödeme sistemlerine yasak getirmenin, bir dönem banknotları........

© Tele1