Trump neyin peşinde?
hakanakpinar227@gmail.com
Donald Trump, 20 Ocak itibarıyla ABD’nin 47. Başkanı olarak yeniden Beyaz Saray’ın patronu olacak. Ancak, daha Oval Ofis’e adım atmadan yaptığı açıklamalara bakılırsa, dünya II. Trump döneminde zorlu bir dört yıl yaşayacak.
Panama Kanalı ile Kanada ve Grönland’ı ABD topraklarına katmak istediğini açıklaması, O’nun başkanlık dönemini kapsayacak olan 2025-2029 yıllarının dünya açısından pek kolay geçmeyeceğinin bir işareti aslında…
Trump, seçim kampanyasını yürütürken, Rusya-Ukrayna Savaşı ile Hamas-İsrail çatışmasını bitireceğini taahhüt etmişti. Nitekim, 15 Ocak’tan itibaren Hamas ile İsrail arasında ateşkes anlaşması nihayet gerçekleşti. Anlaşmayı dünyaya ilk duyuran ise Trump’tı. Mevcut başkan Joe Biden ile ateşkesin tarafları olan İsrail ve Hamas sözcüleri dahi Trump’ın duyurusunun ardından açıklama yaptılar. Resmen göreve başlamasa bile Amerikan devletinin askerî/sivil bürokrasisi, fiilî başkanın isteklerine uymuştu.
Hamas-İsrail ateşkes anlaşmasının, Beyaz Saray’daki devir teslim töreninden bir gün önce yürürlüğe girmesi kararı ise son derece mânidardı. Amerikan basınına göre Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya telefonda baskı yaparak ateşkes sürecine kapı açmıştı. Ateşkes anlaşmasının ardından yaptığı açıklamada, “Daha başkan olmadan bunları yaptım. Beyaz Saray’a gittiğimde (dünyaya) barış getireceğim” diyecekti.
Büyük ihtimalle, Beşar Esad’ın sürpriz bir şekilde düşürülmesi ve “Yeni Suriye”nin oluşum sürecinde de Trump’un parmağı vardı. Şimdi sıra Rusya-Ukrayna Savaşı’nda… Görünen o ki; yakın gelecekte bu hususta da somut bir takım gelişmeler yaşanacak.
Ne var ki; dünyaya barış getireceğini söyleyen Trump, diğer taraftan savaşı........
© Tanyeri Haber
