menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yürekli olunmadan, meydan okunmadan, yaşanmaz aşk

25 1
20.11.2025

Diğer

20 Kasım 2025

Resim: Yağmur Yardımoğlu

Sabah, köyün üstüne ince bir sis bulutu gibi inmektedir. Dağların kesiklerinden gün yavaş yavaş doğarken, toprak yolun kıvrımlarında beyaz bir araç belirir.

Kornası kısa, utangaç bir ses çıkarır; köpekler havlar, tavuklar kanat çırpar, bir kuzunun meleme sesi işitilir.

Evlerde bir hareketlenmedir başlar. Kadınlar başörtülerini aceleyle bağlar. Kapı gıcırtıları, çocukların telaş içindeki koşturmacalarına karışır.

Evin önünde duran aracın kapısı açılır. İçeriden genç bir kadın iner; her iki elinde küçük paketler taşımaktadır. Paketlerin üzerinde, alın teriyle buğulanmış sabahın serinliği vardır.

Kadın, defterine isimleri kaydeder; paketler halinde kutuları çocuklara uzatır. Kimi minik eller hemencecik açar paketi, kimi annesine götürür. Birinin dudaklarına beyaz bir bıyık bulaşır, gülüşü köyün sabahını ısıtır. Bir diğeri eve doğru seslenir:

“Anne, bizim payımız da geldi!”

O sabah, köyün üstünden ince bir süt kokusu geçer. Tandır başında sabah ekmeği pişiren kadınların sevinci, sıcacık ekmek buğularına karışır.

Araç, köy meydanını geçip tepenin yokuşuna doğru tırmanırken çocuklar arkasından koşarak el sallar. Toz bulutunun içindeki beyaz aracın arka kapısında, sabah güneşinin aydınlattığı bir yazı parıldar:

Süt Kuzusu.”

Köyün sessizliğindeki o iki kelime, köyden köye, ilçeden ilçeye İzmir’in yoksul beldelerinde yankılanırken, bu kelimelerin bir gün, bir vicdan hikâyesine dönüşeceğini hiç kimse tahmin edemez...

Türkiye’de, kooperatifleşme yoğunluğu açısından İzmir, Bursa ve Balıkesir’in adı öne çıkmaktadır. Resmî verilere göre, bunların arasında İzmir, hem tarihsel hem de kurumsal açıdan ülkenin kooperatif başkenti sayılır.

Öyle ki gerek tarımsal kalkınma kooperatifi, gerek kadın kooperatifi ve gerekse de süt üretici birliğinin en fazla bulunduğu kent burasıdır.

Özellikle 2019 sonrası, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Tarımsal Üretici Kooperatiflerinden Doğrudan Alım” modeli dikkati çeker. Bu modele göre belediye, kooperatiflerin kurulmasını destekler, kolaylaştırır ve teşvik eder. Kooperatiflerse, üyesi olan köylülerden karakılçık buğdayı, mandalina, lavanta, enginar, çiçek, süt ve et gibi ürünlerini satın alır. Üstelik alım garantisi de vererek...

2019 yılında belediye başkanı seçilen Tunç Soyer’in “Başka Bir Tarım Mümkün” vizyonu, daha önceleri sınırlı çapta yapılan kooperatiflerden doğrudan alım yöntemini geliştirir, yaygınlaştırır. Böylece, üreticinin nefes almasını sağlayan bu yöntem, 2019-2024 döneminde büyük ölçekli, sözleşmeli ve kurumsal bir modele dönüşür.

Bu doğrultuda belediye tarafından 2020–2022 yıllarında çok sayıda kooperatifle sözleşme imzalanır, köylüden yüz milyonlarca liralık alım yapılır. Belediyenin ürününü aldığı tarımsal kalkınma kooperatifi sayısı 2021 yılında 28’e, 2022’de 61’e, 2023’de 72’ye yükselir. Beslediği hayvanın sütünü aracının, tefecinin insafından kurtaran köylü, ilk defa olarak alım garantisi altında gönül rahatlığıyla tarımını yapar, hayvanını........

© T24