menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İstanbul soruşturmaları ne anlama geliyor?

185 2
tuesday

Diğer

16 Aralık 2025

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ve diğer CHP’li belediyelere yönelik soruşturmaları bir kenara bırakırsak; İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, geçen ağustostan bu yana çok dikkat çekici sonuçlar doğuran operasyonlara imza atıyor.

Söz konusu operasyon dosyaları ile ilgili farklı yorumlar var. Kimi Cumhur İttifakı’nın ortakları arasındaki çekişmeler iddiasında bulunuyor kimi AKP’nin içindeki taht kavgasının sonuçları iddiasında. Kimi de finans kaynaklarının yeniden değerlendirilmesi yorumunu yapıyor.

Bu konuda geçen ekimde iki ayrı yazıyı kaleme aldım.

TOLGA ŞARDAN YAZDI:

Adli soruşturmaların gölgesindeki siyaset

Bürokrasideki son atamaların şifreleri

Ancak, savcılığın operasyonları hız kesmeden devam etti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı “ilginç içerikli” soruşturma dosyalarını hiç üşenmeden listeledim.

Birazdan okuyacağınız üzere, avukat Rezan Epözdemir’in gözaltına alınıp tutuklanmasından bu yana İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 31 ayrı dosyanın kapağı açıldı.

İBB ve CHP’li belediyelere yönelik yürütülen soruşturma süreci devam ederken Avukat Rezan Epözdemir, 10 Ağustos’ta “siyasal ve askeri casusluk” ve “FETÖ’ye yardım” iddiasıyla gözaltına alındı ve tutuklandı.

Epözdemir’in tutuklanması, yepyeni bir sürecin ilk işareti olarak yorumlandı. Ünlü avukatın iktidar ve muhalefetteki siyasi bağlantıları, iş insanlarıyla olan temasları yavaş yavaş kamuoyuyla paylaşılmaya başlandığında siyasette yeni dönemin belirtileri kendisini gösterdi.

Epözdemir’den söz açılmışken… Epözdemir’in ailesi, geçtiğimiz günlerde Ankara’ya gelip, ünlü avukatla “yakınlığı” bulunan ve -bazıları kamuoyunun yakından tanıdığı- Yargıtay’da görevli kimi yüksek yargı mensuplarıyla görüşmek istedi.

Ancak, adı geçen yüksek yargı mensupları aileye randevu vermekten kaçındılar. Oysa bu isimler, Epözdemir’in gözaltına alınmasından önce ünlü avukata fazlaca yakınlık göstermişlerdi. Şimdi Epözdemir’den gördükleri yakınlığı aileye göstermekten kaçındılar. Yargı çevresinde bu isimlerin kimler olduğu biliniyor.

Siyasette yeni iklimin yaratılmasında etkili olan soruşturmalar içinde altıncılar var, kripto paracılar var, Kapalı Çarşı esnafı olanlar var, bahisçiler ve iddiacılar var, Merkez Bankası yöneticileri var, televizyon kanalları var, Antalyalı turizmciler var, Bodrum’da ünlü Paramount Otel’in el değiştirmesi var, dövizciler var, kara paradan gelir sağlayanlar var!

Dosyaların tek ortak noktası var; siyaset – finans bağlantıları.

Söz konusu soruşturmalar arasında AKP dışında Assan Holding ve Selahattin Yılmaz gibi Cumhur İttifakı’nın ortağı MHP’yi rahatsız eden dosyalar da mevcut.

Fakat asıl olan AKP yönetimini huzursuz eden konular elbette.

Dosyaların, “siyaset – iktidar – finans” bağlamında her birinin kendi dinamiği olmakla birlikte, Can Holding dosyası biraz daha öne çıktı. En azından böyle bir görüntü var.

Can Holding dosyası -daha önce Büyüteç’e konu etmiştim- AKP içinde adeta bir kırılma noktası haline dönüştü. AKP içindeki farklı grupların birbirlerine karşı güç elde etmenin kaynağı oldu bu soruşturma.

Savcılık soruşturmaları sonrasında iktidar kanadında şöyle bir tablo oluşmuş........

© T24