Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu: Görünenden daha fazlası...

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

19 Mayıs 2024

Oysa yabancısı olmadığım bir çevrenin içindeydim, o halde insanları dikkatle izliyor olmam neden çekinilecek bir şey olsundu.

Tebessümle bir süre devam etti çevremi seyir halim, aynı duyguyu uyandıracak yüzler arıyordum kendime, bunu iyi biliyorum; etrafımı sarmış ya da benim etraflarında olduğum insanlardan hoşlanmış olduğumu belli etmek istiyordum.

İzmir'i farklı kılanın ne olduğunu o an hissetmiştim.

Yazıya oturduğumda üniversite yıllarımda yaşadığım aynı şapşallığı birkaç ay önce, yine aynı yerde yapmış olduğumu hatırladım.

Kitle değişmemişti; çiftler yine birbirleriyle uyum içinde giyinmişler ve pek de yakışmışlardı. Gençler, benim gibi etrafı izlemeye doyamıyorlar, yaşlılar ise yine ve hep çok şıktılar; belli ki "ne iyi etmiş de gelmişlerdi". Sorsam, bahse girerim, yeterince sağlıklı, dingin ve mutlu olduklarını söyleyeceklerdi.

Burcu en fazla yirmi ben de işte, üç koy üstüne yirmi üç yaşlarımda filandık sanırım, İzmir Devlet Tiyatrosu Konak Sahnesi'nde oyunun başlamasını bekliyorduk fuayede.

Oyunu izlemeye gelenlerin özenli giyimleri, insanlara ve mekana karşı saygılı tavırları, sessizce ve rahatsızlık vermeyen sohbetleri, ilk satırlarda yazdığım; etrafa gülücüklerle bakan ve benim gibi zaman ve mekanın içinde halinden pek memnun bir şapşal yaratmıştı o günlerde.

Ne güzel bir akşamdı, etkilenmiştim birçok şeyden, elbette bu duygum mekandan bağımsız oluşmamıştı, daha önce tiyatroya gitmemiş gibi hissettiren Konak Sahnesi'ni çok özel bulmuştum.

Mimarisi, ahşap yoğunluğu, ayağımı bastığımdaki gıcırtı ya da elimi değdiğim yerdeki o masif doku hissi; mekanın başka bir dili, başka bir ruhu var dedirten cinstendi.

Bizim gibi oyunu........

© T24