Bodrum’a varınca, şehir sınırları içinde serbest kalacaksınız!

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

18 Ağustos 2024

Bodrum görgüsüzlüğünün lahmacunla taçlanması düşüşe geçmeye başladıkça yazın nihayet sonlanmaya yüz tuttuğunu da anlamaya başlıyorum.

Yazımı yazmak için notlarıma bakarken sabah sabah demeden Bodrum’un geleneksel lezzetlerini yıllardır tadıyla tuzuyla pek bi güzel misafirlerine sunan Kısmet lokantasının sahibi değerli dost; Orhan Dumanlı’yı aramayı geçiriyordum içimden.

E tabii bir de konu lahmacun olunca, la bile demeden görgü üzerine birkaç kelamla birlikte bir çay içimi derdi derman eder, üstüne de bi güzel lokum pilavı yiyip kendime gelirim diye düşünüyordum ki yaşayacağım keyfi vaktin daha bol olacağı başka bir zamana bırakmaya karar verdim.

“İçimdeki hayranlık, gönül açıklığı şükran kıyamet kopuyordu, parmaklarımı yosunlara kumlara daldırdım. Güzel dünyanın kumlarını yosunlarını çakıllarını sanki inci pırlantaymış gibi yüzüme gözüme sürdüm, üstüme başıma avuç avuç akıttım.”

Bir insan düşünün ki karanlıklar içinden çıkıp da aylar süren belirsizlikle birlikte korku dolu günlerden sonra önünde ölçülemez bir açıklıkta uzanan mavi sonsuzlukla kucaklaşınca, ilk gecesini geçireceği evin kapısını böyle çocuksu bir neşe, coşku ve şükranla yeni bir varoluşa açacaktır Bodrum’a vardığında.

“Varalım efendim varalım, resmi daireler kapanmazdan önce varalım!”

Resmi daireler kapanmadan ve bir günlük, son kalmış dereleri tepeleri atlı iki jandarma ve yine atlı bir postacı eşliğinde yayan geçen Halikarnas Balıkçısı’nın Bodrum’a gelişinin yüzüncü yılına gireceğiz önümüzdeki yıl...

Onu andığımız günlerin birinde şiirlerini kendinden dinlerken başka alemlerde kaybolup kaybolup tekrar kendinizi bulduğunuz Ataol Behramoğlu rastgele onun kitaplarından birini eline alıp rastgele........

© T24