CEO’lar gelirse Erdoğan saklansın!

Diğer

13 Ağustos 2024

Cumhurbaşkanı bir yandan “çok çocuk yapın” çağrısı yaparken, “bakılamayan çocuk” sayısı hızla artıyor.

BirGün’den Mustafa Bildirici’nin Aile Bakanlığı’nın raporlarından derlediği habere göre bu yıl Ocak – Temmuz dönemi itibariyle 171 bin 895 çocuk, bakılamadığı için ailesinden alınabilir.

Yıl sonuna kadar ailesi tarafından en temel ihtiyaçları karşılanamayacak çocuk sayısının 190 bine ulaşması bekleniyor.

AKP Genel Başkanı’nın kendisini iktisatçı zannetmesiyle birlikte ağırlaşan ekonomik koşullar nedeniyle geleceğe yönelik projeksiyon vahim bir tablo ortaya çıkarıyor.

Aile Bakanlığı’nın “ailesinin yanında desteklenen çocuk sayısı” verilerine göre bu sayı 2025’te 200 bine çıkacak.

Bundan sonra da 2028’e kadar düzenli olarak her yıl 10 bin çocuğun bu sayıya eklenmesi bekleniyor.

Bu kadar değil: Aile Bakanı’nın açıklamasına göre her dört çocuktan biri yoksulluk nedeniyle Aile Destek Programı'nda.

Bu 5 milyon 400 bin çocuk demek.

TÜİK’in açıkladığı son işgücü verilerine göre bu ay itibariyle Türkiye’de çalışabilir nüfusun üçte biri işsiz.

Çoğunun artık iş bulmaktan ümidini tamamen kestiğini, bu nedenle işsizlik oranının yüzde 9,2’de kaldığını da belirteyim.

TÜİK’in açıkladığı verileri değerlendiren iktisatçı Mahfi Eğilmez, sanayi üretimi düşerken, işsizliğin arttığına dikkat çekerek ekonominin artık stagflasyona doğru yol aldığı uyarısını yapıyor.

Bu yüksek enflasyon, yüksek işsizlik ve ekonomik durgunluğun bir arada yaşanacağı bir ülkeye işaret ediyor.

Erdoğan’ın bu tabloya bakıp “özür dilerim, beceremedim, bırakıyorum, yapabilecek olanları seçin” demeyeceğini biliyoruz.

Bu tabloyu yaratan kendisi değilmiş gibi her konuşmasında “ekonominin iyiye gittiğini, işsizliğin ve enflasyonun belinin kırılacağını” söyleyip duruyor.

Adına bir “ekonomik program” diyemeyeceğimiz bir dizi palyatif tedbirle ilerlemeye çalışan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yapabilecekleri de zaten bununla sınırlı.

Hem neo liberal ekonomi politikaları uygulamaya çalışmak hem de bunun gerektirdiği yapısal reformlardan sanki öcüymüş gibi uzak durmak, olmayacak duaya âmin demek gibi bir şey zaten.

Erdoğan için bu yapısal reformlara onay vermek, bugün sahip olduğu tek adam yetkilerinin bir bölümünden vazgeçmesi demek.

Bildiğimiz Erdoğan da bundan asla vazgeçemiyor.

Ve bu ortamda Cumhurbaşkanı Yardımcısı dünyanın dev şirketlerinin CEO’larına mektup yazıp, toplantıya çağırdı.

Sekiz yıl sonra ilk kez toplanacak olan Yatırım Danışma Konseyi’ne, aralarında Elon Musk ve Jeff Bezos'un da bulunduğu dünya çapında ünlü CEO’ları davet etti.

Davette “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, toplantıda Türkiye’nin ekonomik ilerlemelerini ve yatırım fırsatlarını vurgulayacağı” belirtiliyor.

Şaka........

© T24