Dev ile cüce aynı yolda!

Diğer

25 Ekim 2025

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Türk yükseköğretim sistemi ileri bir seviyeye ulaştı. Üniversite sayımızı 77’den 207’ye çıkardık. Almanya’dan çok çok ilerdeyiz onu söyleyeyim. Merkel’e (O tarihteki Almanya Başbakanı) 8 milyon 400 bin üniversite gençliğimiz var, deyince şöyle bir üff dedi” dediğinde birçoğumuzun göğsü gururla dolmuştu.

Merkel’in “üfff” çekmesi çok normal. Almanya’da yüksek öğrenimdeki gençlerin sayısı, uygulamalı bilim üniversitelerini (Fachhochschulen) de dahil ederseniz 2.5 milyonu biraz geçebiliyor.

Kırkpınar meydanlarında cazgırlar güreşçileri salavatlarken “üste çıktım diye övünme, altta kaldım diye yerinme” demeyi ihmal etmezler.

Sanırım bu durumda da söylenebilecek bir söz. Nedenini birazdan açıklarım.

Üniversite yerleştirme sonuçları açıklanıp bazı üniversitelerdeki kontenjanların boş kaldığı ile ilgili haberleri okurken Cumhurbaşkanı’nın bu sözlerini hatırladım.

Türkiye, OECD’nin son verilerine göre üniversite mezunları arasındaki işsizlik oranının genel işsizlikten daha yüksek olduğu Avrupa’daki tek ülke konumunda.

Ve OECD Türkiye Masası, üniversite ve öğrenci sayısındaki hızlı artışın kaliteyi aşındırdığını vurguluyor.

Dünyanın başka ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de eğitim düzeyi yükseldikçe iş bulmanın kolaylaşacağına ve yaşam boyunca daha yüksek kazanç elde edileceğine inanılıyor.

Ancak Herman Hesse’nin de vaktiyle söylediği gibi inanç, her zaman aklın yolunu izlemiyor!

Coğrafi konumunuz Türkiye ise bu beklentinin büyük hayal kırıklıklarıyla sonuçlanması ihtimali oldukça yüksek.

OECD’nin araştırmasında Türkiye, üniversiteden yeni mezunların toplam istihdamında 33 ülke içinde yüzde 63.5 ile en düşük orana sahip.

Ayrıca 2025’in ikinci çeyreğinde yüzde 25.8 ile Avrupa’nın en yüksek işsizlik oranı da Türkiye’de.

Cinsiyet konusunda da özellikle Avrupa’dan olumsuz ayrışıyoruz: Erkek yeni mezunların istihdamı yüzde 74.2,........

© T24