Bakışlarımız bizi ele verir

Diğer

17 Ağustos 2024

Öpüşürken gözlerini kapamayan bir kadına güvenme!’

Horace Jackson Brown Jr.’ın Hayata Dair Büyük El Kitabı’nın 880’inci öğüdü böyle diyor.

Brown üniversiteye yeni başlayan oğluna, ilerideki yaşamı için bir “yol haritası” vermek amacıyla yazmış bu öğütleri. Sebebini bilemiyorum tabii.

Jackson Brown Jr. Bey’in başına gözleri açık öpüşen bir kadın yüzünden neler gelmiş olmalı ki oğluna bıraktığı öğütler kitabındaki bin beş yüz küsur öğüt içinde bu da kendisine bir yer bulabilmiş.

Bana kimse bugüne kadar böyle bir öğüt vermiş değil.

Ben de bu konuyu hiç düşünmemiştim zaten. Bizim kuşağın gençlik yıllarında bunu dert etmemize gerek yoktu, öpüşecek birisini bulduğun zaman öpüşmek gerekirdi, ister açık gözle ister kapalı. Bu konuda bir polemiğe girmeye yer yoktu yani.

Kadınların öpüşürken niye gözlerini kapamaları gerektiğini anlayabiliyorum tabii. Sonuç olarak, hele bizim memlekette, ezici çoğunluğumuz bir Apollon ya da Adonis sayılmayız.

Bulduklarıyla yetinmek durumunda olan genç kızlar gözlerini kapatmasınlar da ne yapsınlar?

Gerçi erkekler öpüşürken gözlerini açabilirler, kimi öptüklerini içlerine iyice bir sindirebilsinler diye!

Birisiyle göz kontağı kurmak iletişimin başıdır.

Ve zaten konuşurken gözlerini sizden kaçıran bir kişiyle sohbeti ne kadar erken kesseniz o kadar hayırlı olur.

Ben mesela gözlerini kaçırarak konuşanlardan kıl kaparım. Kendim de karşımda konuşanın gözlerinin içine bakmaya gayret ederim. Sıkıcı insanlarla konuşmak zorunda kaldığımda gözlerimin kapanmasına engel olmak için de özel olarak çabalarım.

Benim açımdan bunun istisnası aynı evi paylaştığımız köpek kişisi Rio. Onunla göz göze gelmemeye özel olarak gayret ediyorum çünkü özellikle bir şeyler yerken göz göze geldiğimizde öyle bir bakıyor ki bütün buzdolabını önüne yığsam ancak “oh” derim gibi bir duyguya kapılıyorum.

Psikolog ve nörologların bu konuda yıllardır sürdürdüğü araştırmalar, bakışlarımızın neleri ele verdiği ve göz teması kurduğumuz kişi hakkındaki düşüncelerimizin nasıl değiştiği de dahil olmak üzere, göz kontağının gücü ve etkisine dair ilginç bulgular ortaya koyuyor.

Araştırmalar göz kontağının karşıdaki insanla ilgili algımızı da şekillendirdiğini gösteriyor. Örneğin daha fazla göz teması kuran insanları daha zeki, daha uyumlu ve içten buluyormuşuz. Onların söylediklerine inanmaya eğilimli oluyormuşuz.

Ancak aşırıya kaçan göz kontağı ve delici bakışlar ise insana rahatsızlık hissi veriyormuş, benden uyarması.

Araştırmalar, tanımadığınız birisiyle tercih edilen göz teması süresinin üç saniye olduğunu, dokuz saniye sonrasının ise olumsuz etki bıraktığını gösteriyor.

Türkiye’de yaşadığınızı unutmamanızı, göz kontağı süresinde ipin ucunu kaçırmamanızı özel olarak hatırlatmak da isterim.

Tanımadığınız birisiyle göz kontağını uzatırsanız “Ne o maymun mu oynuyor” repliğini duyma olasılığı çok yüksektir.

Hele kalabalık bir eğlence yerinde tanımadığınız........

© T24